• DENİZİN ALTINDA 468 KABLO

    İnternet deyince genelde bir cok kişinin aklına Google, Facebook, İnstagram yada whatsapp gelir. Peki buradaki verilerin nerede tutulduğu sorusunun cevabı içinde bulut’ta yada sunucuda deriz.

    Aslında işin ironik tarafındaysa şu: bir e-posta gönderdiğimizde ya da bir web sitesine girdiğimizde diğerleriyle aramızdaki iletişim yukarılarda değil aşağılarda gerçekleşir. 2020 yılı başı itibariyle internetteki iletişimin %99’u denizlerin altına döşenmiş 468 tane kablo hattıyla sağlanıyor. Bunların bazılarının uzunlukları sadece 131 kilometre, bazılarının uzunluklarıysa 20.000 km. Yine de o kablolardan birini kesseniz koskoca bir kıtanın interneti gidebilir.

    2018’de böyle bir olay oldu. Trol avcılığı yapan bir balıkçı teknesi kabloyu yanlışlıkla koparınca 10 ülkenin interneti kesildi.
    Sadece 468 tane kablo toplamda 1.2 milyon km uzunluğunda ve bu kablolardan her yıl 200 civarında irili ufaklı problemle karşılaşılıyor. Bazen kablonun üstüne gemiler yanlışlıkla demir atıyor, bazen de depremler ya da su altı volkan patlamaları nedeniyle bu kablolar hasar görebiliyor. 2007’de deniz korsanları Tayland, Vietnam ve Hong Kong’u bağlayan bir kablonun 11 kilometrelik kısmını çalıp 100 tonluk hurda olarak satmışlar mesela.

    Bir de köpek balıkları var. Kanarya Adaları açıklarındaki bir kablonun üzerinde köpek balığı dişi bulmuşlar. Aslında bu olay köpek balıklarının 1 km derinliğe inebileceğinin farkına varılmasına sebep olmuş. Kabloların içinden geçen akım nedeniyle oluşan elektrik alanının onları çektiği, kendi avlarını bulma konusunda bu tür alanlardan etkilendikleri ortaya çıkmış. Kablocular da bu alanı yok edebilmek ve kablolarını koruyabilmek için yalıtım malzemelerini tekrar gözden geçirmek zorunda kaldılar.

    İnternet kablosu deyince bizim aklımıza evlerimizde kullandığımız en fazla bir parmak kalınlığındaki kablolar geliyor. Bu bir ethernet kablosu. Veriyi elektrikle iletiyor. Ucuz bir yöntem ama bu tür kablolarda sinyal kaybı çok olduğu için uzun mesafelerde tercih edilmiyor. Bir de kablosuz internet var. Bu yöntemde veriler radyo dalgalarıyla iletiliyor.

    Çok büyük miktarda veriyi, binlerce kilometre boyunca sinyal kaybı yaşamadan ve en önemlisi çok hızlı göndermek için fiber optik kablolar kullanılmakta. Aynı kablonun içine farklı açılarda ışık göndererek aynı anda farklı veriler taşınabiliyor. Yüzlerce terabitlik bilgi. işte bu saç teli inceliğindeki kabloların başına bir şey gelmesin diye etrafı jel, plastik, çelik, bakır, polikarbonat, aluminyum, polietilen gibi farklı malzemelerden oluşan 7 ayrı katmanla sarmalanıyor.

    Kablolar bu şekilde üretildikten sonra çok uzun oldukları için büyük makaralara sarılıyor. Bu makaralar da yaklaşık bir ayda onları denizlerin altına döşeyecek olan gemilere yükleniyor. Çünkü bunlar gerçekten de okyanus tabanına indiriliyor. Eğer taban yumuşaksa kablo bazı noktalarda binlerce metre suyun altındaki zemine gömülüyor. Eğer taban sertse dibe bırakılıyor. Tabi burada onun ne kadar gergin olması gerektiğiyle ilgili çok dikkatli hesaplamalar yapmak gerekiyor. Ayrıca bazı yerlerde mercan resifleri ya da gemi batıkları olduğundan oralarda kablonun dolanmaması için aylar öncesinden planlamalar yapılıyor.

    Suların altına kablo döşeme fikrini ilk kez uygulamaya geçiren kişi Samuel Morse. Telgraflarda kullanılan Mors alfabesine ismini veren kişi. İlk kez 1842’de New York’da denizin altına 3 km uzunluğunda bir kablo döşeyerek telgraf mesajının güvenli bir şekilde iletilebileceğini test etmiş. Bundan sadece 16 yıl sonra da binlerce kilometre uzunluğundaki ilk kablo Avrupa’yla Amerika kıtalarını birleştirmiş.

    1858’de Atlantik okyanusunu aşan ilk telgraf mesajı Amerika’ya ulaşmış. Mesajın gönderilmesi 17 saat 40 dakikada gerçekleşmiş çünkü bir kelimenin bile yazılıp ulaştırılması birkaç dakika sürüyormuş. Günümüzde saç telinden bile ince kablolardan her saniye trilyonlarca kelimelik bilgi gönderilebiliyor. Örneğin 2018’de döşenen son kablolardan biri olan 6605 km uzunluğundaki MAREA kablosundan saniyede 208 Terabit bilgi taşınabiliyor.

    Tüm dünyayı saran kablolama sistemi Türkiye’yi de dört farklı noktada kesiyor. Bunlardan birisi Hollanda’dan başlayarak Avustralya, Güney Kore gibi ülkeleri dolaşarak bizim ülkemize de uğrayan SeaMeWe-3 isimli ağ.

    Bunun dışında Ege Denizi üzerinden geze geze gelen MedNautilus Denizaltı sistemi de ülkemizin en önemli ağlarından birisi olarak gözüküyor. Bu ağ, Yunanistan, İtalya, İsrail, Kıbrıs gibi bölgelere de uğrayarak geniş bir ağ oluşturuyor. Ülkemize ulaşan diğer ağlar Turcyos-1(Mersin-Girne) ve Turcyos-2(Samandağ-Kıbrıs) isimli iki kardeş ağ.

    Girdiğiniz web siteleri ya da gönderilen e-postalar ya da izlediğiniz videoalar bulutlardan değil aşağılardan, okyanusların binlerce metre derinliklerinden geliyor.

    Kaynak: Mesut Taner/Bilim Kulübü
    DENİZİN ALTINDA 468 KABLO İnternet deyince genelde bir cok kişinin aklına Google, Facebook, İnstagram yada whatsapp gelir. Peki buradaki verilerin nerede tutulduğu sorusunun cevabı içinde bulut’ta yada sunucuda deriz. Aslında işin ironik tarafındaysa şu: bir e-posta gönderdiğimizde ya da bir web sitesine girdiğimizde diğerleriyle aramızdaki iletişim yukarılarda değil aşağılarda gerçekleşir. 2020 yılı başı itibariyle internetteki iletişimin %99’u denizlerin altına döşenmiş 468 tane kablo hattıyla sağlanıyor. Bunların bazılarının uzunlukları sadece 131 kilometre, bazılarının uzunluklarıysa 20.000 km. Yine de o kablolardan birini kesseniz koskoca bir kıtanın interneti gidebilir. 2018’de böyle bir olay oldu. Trol avcılığı yapan bir balıkçı teknesi kabloyu yanlışlıkla koparınca 10 ülkenin interneti kesildi. Sadece 468 tane kablo toplamda 1.2 milyon km uzunluğunda ve bu kablolardan her yıl 200 civarında irili ufaklı problemle karşılaşılıyor. Bazen kablonun üstüne gemiler yanlışlıkla demir atıyor, bazen de depremler ya da su altı volkan patlamaları nedeniyle bu kablolar hasar görebiliyor. 2007’de deniz korsanları Tayland, Vietnam ve Hong Kong’u bağlayan bir kablonun 11 kilometrelik kısmını çalıp 100 tonluk hurda olarak satmışlar mesela. Bir de köpek balıkları var. Kanarya Adaları açıklarındaki bir kablonun üzerinde köpek balığı dişi bulmuşlar. Aslında bu olay köpek balıklarının 1 km derinliğe inebileceğinin farkına varılmasına sebep olmuş. Kabloların içinden geçen akım nedeniyle oluşan elektrik alanının onları çektiği, kendi avlarını bulma konusunda bu tür alanlardan etkilendikleri ortaya çıkmış. Kablocular da bu alanı yok edebilmek ve kablolarını koruyabilmek için yalıtım malzemelerini tekrar gözden geçirmek zorunda kaldılar. İnternet kablosu deyince bizim aklımıza evlerimizde kullandığımız en fazla bir parmak kalınlığındaki kablolar geliyor. Bu bir ethernet kablosu. Veriyi elektrikle iletiyor. Ucuz bir yöntem ama bu tür kablolarda sinyal kaybı çok olduğu için uzun mesafelerde tercih edilmiyor. Bir de kablosuz internet var. Bu yöntemde veriler radyo dalgalarıyla iletiliyor. Çok büyük miktarda veriyi, binlerce kilometre boyunca sinyal kaybı yaşamadan ve en önemlisi çok hızlı göndermek için fiber optik kablolar kullanılmakta. Aynı kablonun içine farklı açılarda ışık göndererek aynı anda farklı veriler taşınabiliyor. Yüzlerce terabitlik bilgi. işte bu saç teli inceliğindeki kabloların başına bir şey gelmesin diye etrafı jel, plastik, çelik, bakır, polikarbonat, aluminyum, polietilen gibi farklı malzemelerden oluşan 7 ayrı katmanla sarmalanıyor. Kablolar bu şekilde üretildikten sonra çok uzun oldukları için büyük makaralara sarılıyor. Bu makaralar da yaklaşık bir ayda onları denizlerin altına döşeyecek olan gemilere yükleniyor. Çünkü bunlar gerçekten de okyanus tabanına indiriliyor. Eğer taban yumuşaksa kablo bazı noktalarda binlerce metre suyun altındaki zemine gömülüyor. Eğer taban sertse dibe bırakılıyor. Tabi burada onun ne kadar gergin olması gerektiğiyle ilgili çok dikkatli hesaplamalar yapmak gerekiyor. Ayrıca bazı yerlerde mercan resifleri ya da gemi batıkları olduğundan oralarda kablonun dolanmaması için aylar öncesinden planlamalar yapılıyor. Suların altına kablo döşeme fikrini ilk kez uygulamaya geçiren kişi Samuel Morse. Telgraflarda kullanılan Mors alfabesine ismini veren kişi. İlk kez 1842’de New York’da denizin altına 3 km uzunluğunda bir kablo döşeyerek telgraf mesajının güvenli bir şekilde iletilebileceğini test etmiş. Bundan sadece 16 yıl sonra da binlerce kilometre uzunluğundaki ilk kablo Avrupa’yla Amerika kıtalarını birleştirmiş. 1858’de Atlantik okyanusunu aşan ilk telgraf mesajı Amerika’ya ulaşmış. Mesajın gönderilmesi 17 saat 40 dakikada gerçekleşmiş çünkü bir kelimenin bile yazılıp ulaştırılması birkaç dakika sürüyormuş. Günümüzde saç telinden bile ince kablolardan her saniye trilyonlarca kelimelik bilgi gönderilebiliyor. Örneğin 2018’de döşenen son kablolardan biri olan 6605 km uzunluğundaki MAREA kablosundan saniyede 208 Terabit bilgi taşınabiliyor. Tüm dünyayı saran kablolama sistemi Türkiye’yi de dört farklı noktada kesiyor. Bunlardan birisi Hollanda’dan başlayarak Avustralya, Güney Kore gibi ülkeleri dolaşarak bizim ülkemize de uğrayan SeaMeWe-3 isimli ağ. Bunun dışında Ege Denizi üzerinden geze geze gelen MedNautilus Denizaltı sistemi de ülkemizin en önemli ağlarından birisi olarak gözüküyor. Bu ağ, Yunanistan, İtalya, İsrail, Kıbrıs gibi bölgelere de uğrayarak geniş bir ağ oluşturuyor. Ülkemize ulaşan diğer ağlar Turcyos-1(Mersin-Girne) ve Turcyos-2(Samandağ-Kıbrıs) isimli iki kardeş ağ. Girdiğiniz web siteleri ya da gönderilen e-postalar ya da izlediğiniz videoalar bulutlardan değil aşağılardan, okyanusların binlerce metre derinliklerinden geliyor. Kaynak: Mesut Taner/Bilim Kulübü
    0 Comments 0 Shares
  • İSPANYA TARAFTARLARINDAN TÜRK PAYLAŞIMLARI


    Almanya'yı eleyen İspanyolların paylaştığı video ve resimler sosyal medyada beğeni topladı.

    #BizimÇocuklar | #MilliTakımİçinTekYürek | #EURO2024
    #fyiシ゚viral fyi
    İSPANYA TARAFTARLARINDAN TÜRK PAYLAŞIMLARI 🇪🇦🤝🇹🇷 Almanya'yı eleyen İspanyolların paylaştığı video ve resimler sosyal medyada beğeni topladı. #BizimÇocuklar | #MilliTakımİçinTekYürek | #EURO2024 #fyiシ゚viral fyi
    0 Comments 0 Shares
  • Athletes, celebrities, influencers have joined more than 30 million people across the world to share this AI-generated image on Instagram.

    “It’s possibly circumventing some of the automated moderation on the platform, because it’s an AI-generated image and there isn’t anything in there that is massively dangerous or controversial,” Matt Navarra, a social media consultant and industry analyst, told NBC News.

    Meta, which owns Facebook and Instagram, has been accused of removing videos filmed by Palestinian journalists covering the Israeli carnage in Gaza. An Instagram spokesperson admitted the firm deleted some content because of its violent and graphic nature.

    In the past few months, the “All Eyes on Rafah” slogan has been used by multiple organisations as Save the Children, Oxfam, Americans for Justice in Palestine Action, Jewish Voice for Peace and the Palestine Solidarity Campaign, to protest against Israel’s invasion of Gaza’s Rafah city.
    Athletes, celebrities, influencers have joined more than 30 million people across the world to share this AI-generated image on Instagram. “It’s possibly circumventing some of the automated moderation on the platform, because it’s an AI-generated image and there isn’t anything in there that is massively dangerous or controversial,” Matt Navarra, a social media consultant and industry analyst, told NBC News. Meta, which owns Facebook and Instagram, has been accused of removing videos filmed by Palestinian journalists covering the Israeli carnage in Gaza. An Instagram spokesperson admitted the firm deleted some content because of its violent and graphic nature. In the past few months, the “All Eyes on Rafah” slogan has been used by multiple organisations as Save the Children, Oxfam, Americans for Justice in Palestine Action, Jewish Voice for Peace and the Palestine Solidarity Campaign, to protest against Israel’s invasion of Gaza’s Rafah city.
    0 Comments 0 Shares
  • OSMANLI MACUNU, the Turkish lollipop

    Osmanlı macunu is a traditional Turkish confectionery that has been part of Turkish culture since the Ottoman period. It is typically made from a mixture of natural ingredients such as saffron, rose water, Damascus rose oil, musk, ginger, cardamom, cinnamon, among others. This mixture is highly valued for its health benefits and delicious taste. During the Ottoman era, it was often served as a luxurious treat, and it remains popular among traditional sweets today. Have you had a chance to taste it?

    #best0fturkiye #toffee #turkishfood #lollipopcandy #foodies #videooftheday #sweetlover #reelsinstagram #coffeetime #foodiesofinstagram #foodie #foodpics #yummilicious #sweetlovers #reelsfb #foodphotography #yummi #reelsvideo #sweet #foodforlife #foodstyling #reels #foodlovers #foodstagram #foodart #yummyinmytummy #yummyfood #yumminess #yummyyummy #yummies
    OSMANLI MACUNU, the Turkish lollipop 😋🍭 Osmanlı macunu is a traditional Turkish confectionery that has been part of Turkish culture since the Ottoman period. It is typically made from a mixture of natural ingredients such as saffron, rose water, Damascus rose oil, musk, ginger, cardamom, cinnamon, among others. This mixture is highly valued for its health benefits and delicious taste. During the Ottoman era, it was often served as a luxurious treat, and it remains popular among traditional sweets today. Have you had a chance to taste it? 😋 #best0fturkiye 🇹🇷 #toffee #turkishfood #lollipopcandy #foodies #videooftheday #sweetlover #reelsinstagram #coffeetime #foodiesofinstagram #foodie #foodpics #yummilicious #sweetlovers #reelsfb #foodphotography #yummi #reelsvideo #sweet #foodforlife #foodstyling #reels #foodlovers #foodstagram #foodart #yummyinmytummy #yummyfood #yumminess #yummyyummy #yummies
    0 Comments 0 Shares
  • Var ey gönül yüreğim sen yare kıldın
    Bu ‘aşk okuyla ciğerim sad-pâre kıldın
    Var ey gönül hâlımı sor ‘aşk ile yandım

    English translation:

    Come, o heart, my soul, you have turned into a wound,
    With this arrow of love, you shattered my heart into a hundred pieces,
    Come, o heart, ask about my state, I burned with love.

    Excerpt from ‘L’Amour Vivant’, the first video from my new album ‘When Paths Meet’ (Vol. 2).

    Vocal section performed beautifully by Eléonore Fourniau

    Music by Sami Yusuf
    Words by Kaygusuz Abdal

    Listen/Watch now: https://sy.lnk.to/WPM-VOL-2

    #samiyusuf #WhenPathsMeet
    Var ey gönül yüreğim sen yare kıldın Bu ‘aşk okuyla ciğerim sad-pâre kıldın Var ey gönül hâlımı sor ‘aşk ile yandım English translation: Come, o heart, my soul, you have turned into a wound, With this arrow of love, you shattered my heart into a hundred pieces, Come, o heart, ask about my state, I burned with love. Excerpt from ‘L’Amour Vivant’, the first video from my new album ‘When Paths Meet’ (Vol. 2). Vocal section performed beautifully by Eléonore Fourniau Music by Sami Yusuf Words by Kaygusuz Abdal Listen/Watch now: https://sy.lnk.to/WPM-VOL-2 #samiyusuf #WhenPathsMeet
    0 Comments 0 Shares 25
  • Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim || Kurdish Music Video || ماهر زين - اي جافورو رحيم || Ramadan 2024

    Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim || Music Video || ماهر زين - اي جافورو رحيم || Ramadan 2024

    ماهر زين - اي جافورو رحيم
    Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim
    Maher Zain - Ya Ghafuru Rahim

    #EyGhafuruRahim #MaherZain #Kurdish #TextOfislam

    Maherchi new music video ey gafuru rahim

    @MaherZain
    @awakeningrecords


    حمزة نمرة
    مسعود كرتس
    ya nabi salam alaika
    maher zain songs
    maher zain 2024
    maher zain new songs
    maher zain album
    maher zain rahmatan lil alamin
    mahir zain
    maher zain lyrics
    اغاني ماهر زين
    اغنية ماهر زين الجديدة
    اناشيد رمضان
    اناشيد اسلامية
    maher zain new
    maher zain new song
    Sallah Alayka Rahman
    صلى عليك الرحمن
    صل عليك الرحمن
    رمضان 2024
    Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim || Kurdish Music Video || ماهر زين - اي جافورو رحيم || Ramadan 2024 Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim || Music Video || ماهر زين - اي جافورو رحيم || Ramadan 2024 ماهر زين - اي جافورو رحيم Maher Zain - Ey Ghafuru Rahim Maher Zain - Ya Ghafuru Rahim #EyGhafuruRahim #MaherZain #Kurdish #TextOfislam Maherchi new music video ey gafuru rahim @MaherZain @awakeningrecords حمزة نمرة مسعود كرتس ya nabi salam alaika maher zain songs maher zain 2024 maher zain new songs maher zain album maher zain rahmatan lil alamin mahir zain maher zain lyrics اغاني ماهر زين اغنية ماهر زين الجديدة اناشيد رمضان اناشيد اسلامية maher zain new maher zain new song Sallah Alayka Rahman صلى عليك الرحمن صل عليك الرحمن رمضان 2024
    0 Comments 0 Shares 8
  • Taraweeh prayer at Aya Sophia in Istanbul, Türkiye

    Video by @ayasofyacamiiserifi

    #muslim #islam #ramadan #turkiye
    Taraweeh prayer at Aya Sophia in Istanbul, Türkiye 🇹🇷🕌 Video by @ayasofyacamiiserifi #muslim #islam #ramadan #turkiye
    0 Comments 0 Shares 10
  • Körfez Arap ülkelerinden hoşuma giden kule ve minareleri fotoğrafladım:

    1- Güvencinlik kulesi. Tıpkı Kapadokyamızda olduğu gibi gübresi değerli bulunan güvercinler bu kulelere geliyorlar ve gübrelerini bırakıyorlar

    2, 3, ve 4. Fotoğraflardaki minareler Karacaahmet mezarlığı’nda Şakirin camisini tasarlayan Zeynep Fadıllıoğlu’nun Katar’da yaptığı camilere ait. Doha’daki Katara kültür Köyü’nde Altın camiyi ve Çinili camiyi Zeynep Hanım tasarlamış.

    6. Fotoğraf Doha’da İslam kültür merkezinin Mısır’da Tolunoğulları camisi minaresinden esinlenerek hazırlanan kulesi. Mısır’da bu muhteşem minarenin videosunu yapmıştım, ilgi duyan dostlarım YouTube kanalımda bulabilirler.
    Körfez Arap ülkelerinden hoşuma giden kule ve minareleri fotoğrafladım: 1- Güvencinlik kulesi. Tıpkı Kapadokyamızda olduğu gibi gübresi değerli bulunan güvercinler bu kulelere geliyorlar ve gübrelerini bırakıyorlar 2, 3, ve 4. Fotoğraflardaki minareler Karacaahmet mezarlığı’nda Şakirin camisini tasarlayan Zeynep Fadıllıoğlu’nun Katar’da yaptığı camilere ait. Doha’daki Katara kültür Köyü’nde Altın camiyi ve Çinili camiyi Zeynep Hanım tasarlamış. 6. Fotoğraf Doha’da İslam kültür merkezinin Mısır’da Tolunoğulları camisi minaresinden esinlenerek hazırlanan kulesi. Mısır’da bu muhteşem minarenin videosunu yapmıştım, ilgi duyan dostlarım YouTube kanalımda bulabilirler.
    0 Comments 0 Shares
  • Photos and videos showing Palestinian men kneeling in the streets of Palestine’s Gaza with their heads bowed and hands bound behind their backs — images eerily reminiscent of Nazi Germany — sparked outrage after circulating on social media last week.

    To Palestinians, the indignity of the scenes stings painfully. Among those rounded up were boys as young as 12 and men as old as 70, and they included civilians who lived ordinary lives before the war, according to interviews with 15 families of the detainees.

    Palestinians incarcerated in the shattered town of Beit Lahiya, the urban refugee camp of Jabaliya and neighbourhoods of Gaza City said they were bound, blindfolded and bundled into the backs of trucks.

    Some said they were taken to a camp at an undisclosed location, nearly naked and with little water.

    The roundups have laid bare an emerging tactic in Israel's ground invasion of Gaza, experts say, as the military seeks to solidify control in areas where it expelled Palestinians in the north and collect intelligence about Hamas.

    In response to questions about mistreatment of the detainees, the Israeli military claimed that the men were "treated according to protocol" and were given enough food and water.

    Israeli forces have seized at least 900 Palestinians in northern besieged Gaza, estimated Ramy Abdu, founder of the Geneva-based Euro-Med Human Rights Monitor, which has been working to document the arrests and collect testimonies.
    Photos and videos showing Palestinian men kneeling in the streets of Palestine’s Gaza with their heads bowed and hands bound behind their backs — images eerily reminiscent of Nazi Germany — sparked outrage after circulating on social media last week. To Palestinians, the indignity of the scenes stings painfully. Among those rounded up were boys as young as 12 and men as old as 70, and they included civilians who lived ordinary lives before the war, according to interviews with 15 families of the detainees. Palestinians incarcerated in the shattered town of Beit Lahiya, the urban refugee camp of Jabaliya and neighbourhoods of Gaza City said they were bound, blindfolded and bundled into the backs of trucks. Some said they were taken to a camp at an undisclosed location, nearly naked and with little water. The roundups have laid bare an emerging tactic in Israel's ground invasion of Gaza, experts say, as the military seeks to solidify control in areas where it expelled Palestinians in the north and collect intelligence about Hamas. In response to questions about mistreatment of the detainees, the Israeli military claimed that the men were "treated according to protocol" and were given enough food and water. Israeli forces have seized at least 900 Palestinians in northern besieged Gaza, estimated Ramy Abdu, founder of the Geneva-based Euro-Med Human Rights Monitor, which has been working to document the arrests and collect testimonies.
    0 Comments 0 Shares
  • Herkes Hollywood yıldızı Jason Statham’ın arabasına Filistin bayrağını astığı videosunu paylaştı. Peki 18 gündür Türkiye’den bir sanatçı/oyuncunun benzer videosunu paylaşan gördünüz mü hiç?

    Görmediniz. Çünkü Türkiye’de bunu yapan bir sanatçı, oyuncu şarkıcı çıkmadı.

    Üstelik ABD’de Filistin bayrağı asmak yasak, Türkiye’de serbest.

    İşte adamlık da insanlık da burda ortaya çıkıyor. Kim olursan ol, kimin yanında durduğun önemli !
    Herkes Hollywood yıldızı Jason Statham’ın arabasına Filistin bayrağını astığı videosunu paylaştı. Peki 18 gündür Türkiye’den bir sanatçı/oyuncunun benzer videosunu paylaşan gördünüz mü hiç? Görmediniz. Çünkü Türkiye’de bunu yapan bir sanatçı, oyuncu şarkıcı çıkmadı. Üstelik ABD’de Filistin bayrağı asmak yasak, Türkiye’de serbest. İşte adamlık da insanlık da burda ortaya çıkıyor. Kim olursan ol, kimin yanında durduğun önemli !👏👏
    0 Comments 0 Shares
More Results