• Türk Devletleri Teşkilatı'nın yeni bayrağı kabul edildi.
    🇹🇺 Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) 15. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle Kırım Tatar aydın İsmail Bey Gaspıralı'nın "Dilde, Fikirde, İşte Birlik" sloganın yer aldığı hatıra parası bastırdı
    Türk Devletleri Teşkilatı'nın yeni bayrağı kabul edildi. 🇰🇿🇹🇷🇦🇿🇺🇿🇹🇲🇰🇬🇭🇺 Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatının (TDT) 15. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle Kırım Tatar aydın İsmail Bey Gaspıralı'nın "Dilde, Fikirde, İşte Birlik" sloganın yer aldığı hatıra parası bastırdı
    0 Commentaires 0 parts
  • KUL ŞERİF CAMİİ - TATARİSTAN

    Kul Şerif Camii, 16. yüzyılda o zamanki Kazan Hanlığı'nın başkenti olan Kazan'da inşa edildi.
    KUL ŞERİF CAMİİ - TATARİSTAN Kul Şerif Camii, 16. yüzyılda o zamanki Kazan Hanlığı'nın başkenti olan Kazan'da inşa edildi.
    0 Commentaires 0 parts
  • 18 Mayıs 1944'te Kırım Tatarları, Stalin tarafından sürgüne gönderilmişti. Kırım Yarımadası'nda Tatarların 1939-2001 nüfus oranlarının değişimi.
    18 Mayıs 1944'te Kırım Tatarları, Stalin tarafından sürgüne gönderilmişti. Kırım Yarımadası'nda Tatarların 1939-2001 nüfus oranlarının değişimi.
    0 Commentaires 0 parts
  • Kimek-Kıpçak Konfederasyonu Kimek ve Kıpçakların oluşturduğu bir Orta Çağ Türk devletidir. 9. yüzyılın sonlarından 13. yüzyılın başlarındaki Moğol istilasına dek hüküm sürmüştür...Orta Asya boyları Uygur Kağanlığı'nın 840'ta dağılmasının ardından kendilerini bağımsız buldular. Türki Eymür, Bayındır ve Şivey Tatar boylarının bazı bölümleri büyük Kimek boylarına katıldı.

    Tatar boylarıda Kimek Konfederasyonu'nun üyeleriydi - bazıları zaten Kimek Hanlığı'nın ilk oluşumuna katılmıştı. Kıpçaklar kendi hanlıklarına sahip olmakla birlikte politik olarak Kimeklere bağlıydılar. Yönetici Kimek boyları çoğunlukla İrtiş kıyılarında yaşıyordu.

    Kuman-Kıpçak ülkesi Deşt-i Kıpçak olarak adlandırılmaya başlandı. El-Biruni, Oğuzların Kimek ülkesindeki otlaklıkları oldukça sık kullandığını belirtti.

    Kimek boylarının bazı klanları Hazar Denizi kıyıları boyunca oldukça sık hayvan yetiştiriciliği yapmaktaydı :"Şehnâme" bile bu Denizi "Kimek Denizi" olarak adlandırıyor.

    10. yüzyılda Kimek-Kıpçakların esas batı komşuları, o zamanlar en batıdaki Kıpçak klanlarının çok yakın temaslarda bulunduğu Başkurtlardı.

    Asya'nın kalbine hükmettiler, İpek Yolu'nun önemli bir merkezi bölümünü kontrol ettiler ve Çin'den İran'a ve Avrupa'ya kadar İskitler ve Moğollar gibi dünyayı etkilediler.

    Kimek - kıpçak yönetimi tüm zamanların en büyük göçebe imparatorluklarından biri olarak görülebilir..

    10. yüzyılda Kıpçaklar Kağanlık içinde bağımsız hale geldiler (eğer ilk etapta bağımlı iseler) ve batıya doğru göç etmeye başladılar. Kimek Kağanlığı'nın iktidarının zirvesi, 12. yüzyılın sonlarına doğru Ilburi hükümdarlarının yönetimi altına girdi. 1183'te Kimekler Volga Bulgarları'na saldırdı ve 1152 ve 1197'de Harezm'i iki kez yağmaladılar.

    Kağanlığın Yıkılışı

    Kimek Kağanlığı, Tobol ve İrtiş nehirlerinden Hazar Denizi ve Seyhun'a kadar geniş bir bölgeyi hakimiyeti altına aldı.

    Kimek Kağanlığı'nın kuzey sınırı Sibirya taygası, doğu sınırı Altay Dağları, güney sınırı ise cansız bozkır Bet Pak'tı. Doğal olarak onları düşmanlarından koruyan bu sınırlar sayesinde Kimekler çatışmasız hüküm sürdüler.

    Komşuları Karluklar, Oğuzlar ve Kırgızlardı.

    Kimekler, Kıpçaklar, Oğuzlar, Peçenekler, Ugorlar ve çok etnikli Kimek Kağanlığı'nın diğer halkları ve etnik grupları barış ve refah içinde yaşadılar.

    Kimekler, Kıpçaklar, Peçenekler ve Oğuzlar batıya, Ural, Volga, Don ve Dinyepr'in ötesine göç ederek Doğu Avrupa'nın etnik haritasını değiştirdiler. Güney Karluklar, Karahanlı devletine katıldı.

    Batı Sibirya'nın eski Volga Finleri ile birlikte İrtiş topraklarında önemli bir Kıpçak ve Kimek nüfusu kaldı.

    Daha sonra Sibirya Tatarlarını ve diğer Türk halklarını oluşturdular. Batıda Kıpçaklar, daha önce Oğuzların baskısı altındaki Peçeneklerin ve daha sonra da Oğuzların Kimek ve Kıpçakların baskısı altında izledikleri yolu izlediler.

    Volga, Don, Dinyester ve Dinyeper'i geçerek Tuna'ya ulaştılar.

    Kıpçaklar, Peçenekler ve Oğuzların geride kalan nüfusu birleşti.

    1054 yılı Rus vakayinameleri, Orta İrtiş ve Ob Kimekleri'in bir kolu olan Kıpçaklar tarafından itilen Oğuzların Kiev yakınlarında görüldüğünü kaydeder.

    Hitay göçebeleri, İrtiş'in batısındaki Kimek ve Kıpçak topraklarını işgal etti. Kağanlık bundan sonra geriledi ve Kimekler muhtemelen zaman zaman Kırgız ve Kara-Hitay baskısına maruz kaldı.

    11. – 12. yüzyıllarda Moğolca konuşan Nayman kabilesi, batıya doğru hareketinde Kimek-Kıpçakları Moğol Altayı ve Yukarı İrtiş'ten çıkardı.

    13. yüzyılda Kimek Kağanlığı'nın geriye kalan toprakları Moğollar tarafından fethedildi ve toprakları Cuci Ulus'a verildi.

    Moğolların kurduğu Kıpçak Hanlığı devletinde nüfusun önemli bir kısmı Kimek Kağanlığı topraklarındandı. Kimek lideri Baçman Han, Moğolların bölgeyi fethetmesinden sonra birkaç yıl boyunca direnişi sürdürdü.

    Kıpçakların Oğuz topraklarını ele geçirmesi, onları eski Kimek-Kıpçak bölgesindeki en güçlü duruma getirmişti. Bu olaylar sırasında Kimekler sadece siyasi hakimiyetlerini kaybetmedi aynı zamanda Kıpçaklara tabi olmuşlardır.

    Kimeklerin bir kısmı İrtiş’te kaldı, ikinci kısmı Orta Asya’da Türkistan bölgesine yerleşti. Üçüncü kısmı ise, Kıpçaklarla beraber batıya Güney Rus bozkırlarına doğru göç etti.

    Kıpçaklar Kimek devletinin mirasçısı olmuştur.

    Bilinen liderleri
    Alip Kara Uran
    Alip Derek
    İnalçuk
    Abarhan

    YAZI NETTEN ALINTIDIR

    Orta Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler (trc. Ragıp Hulûsi), İstanbul 1927,

    Faruk Sümer, “Kimek”, İA, VI,

    Kumekov B. E. Gosudarstvo kimakov IKH-XIvv. po arabskim istoçnikam. Alma-Ata, 1972;

    Golden P.B. Introduction to the History the Turkic Peoples. Wiesbaden, 1992;
    Kimek-Kıpçak Konfederasyonu Kimek ve Kıpçakların oluşturduğu bir Orta Çağ Türk devletidir. 9. yüzyılın sonlarından 13. yüzyılın başlarındaki Moğol istilasına dek hüküm sürmüştür...Orta Asya boyları Uygur Kağanlığı'nın 840'ta dağılmasının ardından kendilerini bağımsız buldular. Türki Eymür, Bayındır ve Şivey Tatar boylarının bazı bölümleri büyük Kimek boylarına katıldı. Tatar boylarıda Kimek Konfederasyonu'nun üyeleriydi - bazıları zaten Kimek Hanlığı'nın ilk oluşumuna katılmıştı. Kıpçaklar kendi hanlıklarına sahip olmakla birlikte politik olarak Kimeklere bağlıydılar. Yönetici Kimek boyları çoğunlukla İrtiş kıyılarında yaşıyordu. Kuman-Kıpçak ülkesi Deşt-i Kıpçak olarak adlandırılmaya başlandı. El-Biruni, Oğuzların Kimek ülkesindeki otlaklıkları oldukça sık kullandığını belirtti. Kimek boylarının bazı klanları Hazar Denizi kıyıları boyunca oldukça sık hayvan yetiştiriciliği yapmaktaydı :"Şehnâme" bile bu Denizi "Kimek Denizi" olarak adlandırıyor. 10. yüzyılda Kimek-Kıpçakların esas batı komşuları, o zamanlar en batıdaki Kıpçak klanlarının çok yakın temaslarda bulunduğu Başkurtlardı. Asya'nın kalbine hükmettiler, İpek Yolu'nun önemli bir merkezi bölümünü kontrol ettiler ve Çin'den İran'a ve Avrupa'ya kadar İskitler ve Moğollar gibi dünyayı etkilediler. Kimek - kıpçak yönetimi tüm zamanların en büyük göçebe imparatorluklarından biri olarak görülebilir.. 10. yüzyılda Kıpçaklar Kağanlık içinde bağımsız hale geldiler (eğer ilk etapta bağımlı iseler) ve batıya doğru göç etmeye başladılar. Kimek Kağanlığı'nın iktidarının zirvesi, 12. yüzyılın sonlarına doğru Ilburi hükümdarlarının yönetimi altına girdi. 1183'te Kimekler Volga Bulgarları'na saldırdı ve 1152 ve 1197'de Harezm'i iki kez yağmaladılar. Kağanlığın Yıkılışı Kimek Kağanlığı, Tobol ve İrtiş nehirlerinden Hazar Denizi ve Seyhun'a kadar geniş bir bölgeyi hakimiyeti altına aldı. Kimek Kağanlığı'nın kuzey sınırı Sibirya taygası, doğu sınırı Altay Dağları, güney sınırı ise cansız bozkır Bet Pak'tı. Doğal olarak onları düşmanlarından koruyan bu sınırlar sayesinde Kimekler çatışmasız hüküm sürdüler. Komşuları Karluklar, Oğuzlar ve Kırgızlardı. Kimekler, Kıpçaklar, Oğuzlar, Peçenekler, Ugorlar ve çok etnikli Kimek Kağanlığı'nın diğer halkları ve etnik grupları barış ve refah içinde yaşadılar. Kimekler, Kıpçaklar, Peçenekler ve Oğuzlar batıya, Ural, Volga, Don ve Dinyepr'in ötesine göç ederek Doğu Avrupa'nın etnik haritasını değiştirdiler. Güney Karluklar, Karahanlı devletine katıldı. Batı Sibirya'nın eski Volga Finleri ile birlikte İrtiş topraklarında önemli bir Kıpçak ve Kimek nüfusu kaldı. Daha sonra Sibirya Tatarlarını ve diğer Türk halklarını oluşturdular. Batıda Kıpçaklar, daha önce Oğuzların baskısı altındaki Peçeneklerin ve daha sonra da Oğuzların Kimek ve Kıpçakların baskısı altında izledikleri yolu izlediler. Volga, Don, Dinyester ve Dinyeper'i geçerek Tuna'ya ulaştılar. Kıpçaklar, Peçenekler ve Oğuzların geride kalan nüfusu birleşti. 1054 yılı Rus vakayinameleri, Orta İrtiş ve Ob Kimekleri'in bir kolu olan Kıpçaklar tarafından itilen Oğuzların Kiev yakınlarında görüldüğünü kaydeder. Hitay göçebeleri, İrtiş'in batısındaki Kimek ve Kıpçak topraklarını işgal etti. Kağanlık bundan sonra geriledi ve Kimekler muhtemelen zaman zaman Kırgız ve Kara-Hitay baskısına maruz kaldı. 11. – 12. yüzyıllarda Moğolca konuşan Nayman kabilesi, batıya doğru hareketinde Kimek-Kıpçakları Moğol Altayı ve Yukarı İrtiş'ten çıkardı. 13. yüzyılda Kimek Kağanlığı'nın geriye kalan toprakları Moğollar tarafından fethedildi ve toprakları Cuci Ulus'a verildi. Moğolların kurduğu Kıpçak Hanlığı devletinde nüfusun önemli bir kısmı Kimek Kağanlığı topraklarındandı. Kimek lideri Baçman Han, Moğolların bölgeyi fethetmesinden sonra birkaç yıl boyunca direnişi sürdürdü. Kıpçakların Oğuz topraklarını ele geçirmesi, onları eski Kimek-Kıpçak bölgesindeki en güçlü duruma getirmişti. Bu olaylar sırasında Kimekler sadece siyasi hakimiyetlerini kaybetmedi aynı zamanda Kıpçaklara tabi olmuşlardır. Kimeklerin bir kısmı İrtiş’te kaldı, ikinci kısmı Orta Asya’da Türkistan bölgesine yerleşti. Üçüncü kısmı ise, Kıpçaklarla beraber batıya Güney Rus bozkırlarına doğru göç etti. Kıpçaklar Kimek devletinin mirasçısı olmuştur. Bilinen liderleri Alip Kara Uran Alip Derek İnalçuk Abarhan YAZI NETTEN ALINTIDIR Orta Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler (trc. Ragıp Hulûsi), İstanbul 1927, Faruk Sümer, “Kimek”, İA, VI, Kumekov B. E. Gosudarstvo kimakov IKH-XIvv. po arabskim istoçnikam. Alma-Ata, 1972; Golden P.B. Introduction to the History the Turkic Peoples. Wiesbaden, 1992;
    0 Commentaires 0 parts
  • Kuzey Makedonya Tatar halkının geleneksel giysileri
    Kuzey Makedonya Tatar halkının geleneksel giysileri
    0 Commentaires 0 parts
  • Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenski’yi geçen sene Temmuz ayından sonra yeniden ülkemizde misafir etmekten memnuniyet duyuyorum.

    İstişarelerimizin başta ülkelerimiz olmak üzere tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. 🇹🇦

    Kıymetli dostumla bugünkü görüşmelerimizde iki yılı geride bırakan savaşla ilgili gelişmeleri ayrıntılı şekilde ele aldık.

    Stratejik ortağımız Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığına yönelik desteğimizi teyiden vurguladım.

    Başından beri savaşın müzakereler temelinde sonlandırılması için elimizden gelen katkıyı verdik, veriyoruz.

    Rusya’nın da dâhil olacağı bir barış zirvesine ev sahipliği yapmaya da hazırız.

    Karadeniz Girişimi 33 milyon tona yakın tahılın ihtiyaç sahiplerine ulaşmasına imkân vererek küresel bir gıda krizinin önüne geçmişti.

    Taraflar arasında yeniden mutabakat sağlanması için bir niyet ortaya konulduğu takdirde daha önce olduğu gibi elimizden gelen desteği vermeye hazırız.

    Savaşa rağmen ikili ticaretimizin istikrarlı bir seyir izlemesinden memnuniyet duyuyoruz.

    10 milyar dolar hedefimize ulaşmak için gayretlerimizi artırma noktasında mutabık kaldık.

    Ukrayna’nın yeniden imarı çalışmalarına da güçlü şekilde destek vereceğiz.

    Kırım Tatarlarının Ukrayna’daki varlığı iki ülke arasındaki dostluğu pekiştiren önemli unsurlardan biridir.

    Soydaşlarımızın haklarının garanti altına alınması ve özerklik statülerinin güçlendirilmesindeki emekleri için Sayın Zelenski’ye bir kez daha teşekkür ediyorum.

    Kırım Tatar soydaşlarımızı her zaman destekledik, destekleyeceğiz.

    Önümüzdeki dönemde bir yandan Ukrayna’yla dayanışmamızı sürdürürken diğer yandan savaşın müzakereler temelinde adil bir barışla sona erdirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
    Ukrayna Devlet Başkanı Sayın Zelenski’yi geçen sene Temmuz ayından sonra yeniden ülkemizde misafir etmekten memnuniyet duyuyorum. İstişarelerimizin başta ülkelerimiz olmak üzere tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum. 🇹🇷🇺🇦 Kıymetli dostumla bugünkü görüşmelerimizde iki yılı geride bırakan savaşla ilgili gelişmeleri ayrıntılı şekilde ele aldık. Stratejik ortağımız Ukrayna’nın toprak bütünlüğü, egemenliği ve bağımsızlığına yönelik desteğimizi teyiden vurguladım. Başından beri savaşın müzakereler temelinde sonlandırılması için elimizden gelen katkıyı verdik, veriyoruz. Rusya’nın da dâhil olacağı bir barış zirvesine ev sahipliği yapmaya da hazırız. Karadeniz Girişimi 33 milyon tona yakın tahılın ihtiyaç sahiplerine ulaşmasına imkân vererek küresel bir gıda krizinin önüne geçmişti. Taraflar arasında yeniden mutabakat sağlanması için bir niyet ortaya konulduğu takdirde daha önce olduğu gibi elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Savaşa rağmen ikili ticaretimizin istikrarlı bir seyir izlemesinden memnuniyet duyuyoruz. 10 milyar dolar hedefimize ulaşmak için gayretlerimizi artırma noktasında mutabık kaldık. Ukrayna’nın yeniden imarı çalışmalarına da güçlü şekilde destek vereceğiz. Kırım Tatarlarının Ukrayna’daki varlığı iki ülke arasındaki dostluğu pekiştiren önemli unsurlardan biridir. Soydaşlarımızın haklarının garanti altına alınması ve özerklik statülerinin güçlendirilmesindeki emekleri için Sayın Zelenski’ye bir kez daha teşekkür ediyorum. Kırım Tatar soydaşlarımızı her zaman destekledik, destekleyeceğiz. Önümüzdeki dönemde bir yandan Ukrayna’yla dayanışmamızı sürdürürken diğer yandan savaşın müzakereler temelinde adil bir barışla sona erdirilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz.
    0 Commentaires 0 parts
  • Take a look at this chart to discover if our cars are related, like cousins or brothers from different mothers, and so on.
    #volkswagen #ford #toyota #nissan #honda #bmw #geely #hyundai #gmc #renault #tata #mercedesbenz #stellantis
    Take a look at this chart to discover if our cars are related, like cousins or brothers from different mothers, and so on. #volkswagen #ford #toyota #nissan #honda #bmw #geely #hyundai #gmc #renault #tata #mercedesbenz #stellantis
    0 Commentaires 0 parts
  • The Navruz holiday in the East is celebrated on March 21 - the day of the vernal equinox, when Nature naturally wakes up, when the day is equal to the night and with each subsequent rotation wins back a few minutes in favor of light, when a new round of renewal begins and a New solar year begins.
    The origins of the Navruz holiday go back to the pre-written era of human history, when the cult of the Sun was just beginning to emerge among farmers. Navruz acquired the official status of a religious holiday of Zoroastrianism in the Achaemenid Empire around 648-330 BC.
    Currently, Navruz is widely celebrated as the beginning of the New Year in Iran and Afghanistan, as a public holiday in Tajikistan, Uzbekistan, Kyrgyzstan, Kazakhstan, Turkmenistan, Azerbaijan, Albania, Iraqi Kurdistan, India, Macedonia, Turkey; and also in the south of Russia: in Tatarstan, Bashkortostan.
    On this day, it is customary to set a festive table and treat all friends, neighbors and everyone you meet with "New Year's" dishes, the main of which are khalisa and sumalyak (they are prepared only once a year - on Navruz). Halisa is prepared from seven types of cereals with the addition of meat, and everything is boiled to a homogeneous mass.
    And sumalak is prepared from sprouted wheat grain with the addition of flour and sugar. They begin to cook these complex dishes on the eve of the holiday. All the women of a large family, community (in modern conditions of high-rise buildings - neighbors) gather at large boilers and take turns stirring the dish all night so that it does not burn on a wood fire.
    🌷The Navruz holiday in the East is celebrated on March 21 - the day of the vernal equinox, when Nature naturally wakes up, when the day is equal to the night and with each subsequent rotation wins back a few minutes in favor of light, when a new round of renewal begins and a New solar year begins. 🌷The origins of the Navruz holiday go back to the pre-written era of human history, when the cult of the Sun was just beginning to emerge among farmers. Navruz acquired the official status of a religious holiday of Zoroastrianism in the Achaemenid Empire around 648-330 BC. 🌷Currently, Navruz is widely celebrated as the beginning of the New Year in Iran and Afghanistan, as a public holiday in Tajikistan, Uzbekistan, Kyrgyzstan, Kazakhstan, Turkmenistan, Azerbaijan, Albania, Iraqi Kurdistan, India, Macedonia, Turkey; and also in the south of Russia: in Tatarstan, Bashkortostan. 🌷On this day, it is customary to set a festive table and treat all friends, neighbors and everyone you meet with "New Year's" dishes, the main of which are khalisa and sumalyak (they are prepared only once a year - on Navruz). 🌺Halisa is prepared from seven types of cereals with the addition of meat, and everything is boiled to a homogeneous mass. 🌺And sumalak is prepared from sprouted wheat grain with the addition of flour and sugar. They begin to cook these complex dishes on the eve of the holiday. All the women of a large family, community (in modern conditions of high-rise buildings - neighbors) gather at large boilers and take turns stirring the dish all night so that it does not burn on a wood fire.
    0 Commentaires 0 parts
  • Kul Şerif Camii - Tataristan
    Kul Şerif Camii - Tataristan
    0 Commentaires 0 parts
  • Hintli milyarder Ratanji Tata'ya radyo sunucusu tarafından bir telefon görüşmesinde sorulduğunda:

    "Efendim, hayatta en mutlu olduğunuz anı ne olarak hatırlıyorsunuz?"

    Ratanji Tata dedi ki:
    "Hayatta mutluluğun dört aşamasından geçtim ve sonunda gerçek mutluluğun anlamını anladım.

    İlk aşama zenginlik ve kaynak biriktirmekti.
    Ama bu aşamada istediğim mutluluğu elde edemedim.

    Ardından değerli eşyaların toplanması olan ikinci aşaması geldi.
    Ama bunun etkisinin de geçici olduğunu ve değerli şeylerin parıltısının uzun sürmediğini fark ettim.

    Ardından büyük bir proje alma olan üçüncü aşaması geldi. O zaman Hindistan ve Afrika'daki dizel yataklarının %95'ine sahiptim.
    Ayrıca Hindistan ve Asya'daki en büyük çelik fabrikasının sahibiydim.
    Ama burada da hayal ettiğim mutluluğu elde edemedim.

    Dördüncü adım, bir arkadaşımın benden bazı engelli çocuklar için tekerlekli sandalye almamı istemesiydi.
    Yaklaşık 200 çocuk.
    Arkadaşımın tavsiyesiyle hemen tekerlekli sandalyeleri aldım.

    Ama arkadaşım onunla gitmem ve tekerlekli sandalyeleri çocuklara vermem konusunda ısrar etti. Bende hazırlanıp onunla gittim.
    Orada bu çocuklara tekerlekli sandalyeleri kendi ellerimle verdim. Bu çocukların yüzlerinde garip bir mutluluk parıltısı gördüm. Hepsini tekerlekli sandalyede otururken, dolaşırken ve eğlenirken gördüm.
    Kazanan bir hediyeyi paylaştıkları bir piknik yerine ulaşmış gibiydiler.

    Gerçek mutluluğu içimde hissettim.

    Ayrılmaya karar verdiğimde çocuklardan biri bacağımdan tuttu.
    Bacaklarımı yavaşça kurtarmaya çalıştım ama çocuk yüzüme baktı ve bacaklarımı sıkıca tuttu. Eğilip çocuğa sordum: Başka bir şeye ihtiyacın var mı?

    Bu çocuğun verdiği cevap beni sadece şok etmekle kalmadı, hayata bakışımı da tamamen değiştirdi.

    Bu çocuk dedi ki:

    "Yüzünü hatırlamak istiyorum ki cennette buluştuğumda seni tanıyıp bir kez daha teşekkür edebileyim!..
    Alıntı
    Hintli milyarder Ratanji Tata'ya radyo sunucusu tarafından bir telefon görüşmesinde sorulduğunda: "Efendim, hayatta en mutlu olduğunuz anı ne olarak hatırlıyorsunuz?" Ratanji Tata dedi ki: "Hayatta mutluluğun dört aşamasından geçtim ve sonunda gerçek mutluluğun anlamını anladım. İlk aşama zenginlik ve kaynak biriktirmekti. Ama bu aşamada istediğim mutluluğu elde edemedim. Ardından değerli eşyaların toplanması olan ikinci aşaması geldi. Ama bunun etkisinin de geçici olduğunu ve değerli şeylerin parıltısının uzun sürmediğini fark ettim. Ardından büyük bir proje alma olan üçüncü aşaması geldi. O zaman Hindistan ve Afrika'daki dizel yataklarının %95'ine sahiptim. Ayrıca Hindistan ve Asya'daki en büyük çelik fabrikasının sahibiydim. Ama burada da hayal ettiğim mutluluğu elde edemedim. Dördüncü adım, bir arkadaşımın benden bazı engelli çocuklar için tekerlekli sandalye almamı istemesiydi. Yaklaşık 200 çocuk. Arkadaşımın tavsiyesiyle hemen tekerlekli sandalyeleri aldım. Ama arkadaşım onunla gitmem ve tekerlekli sandalyeleri çocuklara vermem konusunda ısrar etti. Bende hazırlanıp onunla gittim. Orada bu çocuklara tekerlekli sandalyeleri kendi ellerimle verdim. Bu çocukların yüzlerinde garip bir mutluluk parıltısı gördüm. Hepsini tekerlekli sandalyede otururken, dolaşırken ve eğlenirken gördüm. Kazanan bir hediyeyi paylaştıkları bir piknik yerine ulaşmış gibiydiler. Gerçek mutluluğu içimde hissettim. Ayrılmaya karar verdiğimde çocuklardan biri bacağımdan tuttu. Bacaklarımı yavaşça kurtarmaya çalıştım ama çocuk yüzüme baktı ve bacaklarımı sıkıca tuttu. Eğilip çocuğa sordum: Başka bir şeye ihtiyacın var mı? Bu çocuğun verdiği cevap beni sadece şok etmekle kalmadı, hayata bakışımı da tamamen değiştirdi. Bu çocuk dedi ki: "Yüzünü hatırlamak istiyorum ki cennette buluştuğumda seni tanıyıp bir kez daha teşekkür edebileyim!.. Alıntı
    0 Commentaires 0 parts
Résultats de Recherche