Bu resim Mezopotamya'nın ve İslamın altın çağını merkezde Bilginin zirve yaptığı bir kurum olan "Beyt'ül Hikmet-Bilgelik Evini" gösteriyor.

Kütüphanede 400.000'den fazla kitap vardı ve Dünyanın bir bilim ve kültür merkeziydi. Ancak 1258 yılında Moğollar şehri yıkıp kitapları yaktılar, tüm kitapları Dicle nehrine attılar ve böylece Dicle mürekkeple karardı. Bağdat ve Mezopotamya toprakları bilgi ve hoşgörünün simgesiydi.

Ama o günden sonra o kitaplar yok edildikten sonra o topraklarda savaşlar ve kaoslar hiç eksik olmadı..

PROF.DR.NEVZAT TARHAN DAN
BAŞÖRTÜSÜ İLE İLGİLİ NEFİS BİR YAZI!
Başını örtenler:
Eğer inanmadan örtünüyorsanız, başörtüsünü çıkarınız.
Eğer siyasi simge olarak örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer mahalle baskısı ile örtüyorsanız çıkarınız.
Eğer babanızın baskısı ile örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer kocanızın baskısı ile örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer ağabeyinizin baskısı ile örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer yaşadığınız ortamda prim yaptığı için örtüyorsanız, başörtünüzü çıkarınız.
Eğer gelenek olduğu için örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer sizi güzelleştirdiği için başınızı örtüyorsanız, çıkarınız.
Eğer Allah için örtüyorsanız, sizi tebrik ederiz.
Eğer inandığınız için örtüyorsanız, sizi tebrik ederiz.
Eğer dini gereklilik için örtüyorsanız, sizi tebrik ederiz devam ediniz. Ancak artık özgür olmadığınızı unutmayın. Başörtüsü ile sakız çiğneyerek dolaşamazsınız. Karşı cinsle sarmaş dolaş olamazsınız. Artık temsil ettiğiniz bazı değerlerin var olduğunu unutmayınız.
Eğer inandığınız için örtünüyorsanız içini doldurunuz. Dürüstlüğünüz, çalışkanlığınız, hoşgörünüzle örnek olurken; ahlakî anlayışınız, oturup kalkışınızda da daha dikkatli olmalısınız.
Çünkü başörtüsü sizin için hem bir hak hem bir değerdir.
Haktır; çünkü sonradan çıkarılmış bir kavram değildir. 1400 yıllık bir geçmişi vardır. O halde örtündüğünüz gibi yaşayın. Yaşadığınız gibi örtünün.
Prof.Dr.Nevzat TARHAN

Müslüman Olduktan Sonra Yusuf İslam Adını Alan Dünyaca Ünlü Şarkıcı Cat Steven, Hidayete Erdikten Sonra Çeşitli musibetlerle Karşılaşmıştı.. İnsanların Küçümser Bakışlarına, Hor Görüşlerine ve hayranlarının tepkilerine Aldırış Etmeyen Yusuf İslam; Sadece Müslümanlara haklı bir Sitemde Bulunmuştu :

"İslam'ı Müslümanlara bakarak Öğrenseydim belki Müslüman Olmazdım, İyi ki İslamı Kur'an' dan Öğrenmişim."

Unutmayın, Müslümanlık Kimlikte Yazan Bir Terim değildir. Yürekte Yaşanan Güzel Ahlak, Samimiyet, Sevgi, Hoşgörü, Doğruluk Ve Dürüstlüktür. Müslüman Olduğunu Düşünen Her Kişi, Üzerine Düşen Vazifeleri Yerine Getirirken Kur'an Ahlakını Hiç Bir Zaman Terketmemelidir.

#2024 yılında Filistin başta olmak üzere dünya üzerindeki bütün mazlumların gözyaşının dindiği, barış ve hoşgörünün dört bir yanımızı sardığı yeni bir dünya diliyorum.

Yeni yılın insanlık alemine ve milletimize başta huzur, kardeşlik ve sağlık getirmesi temennisiyle; herkesin #yeniyıl’ını kutluyorum.

2024 bizlere umutla gelsin…

#2024 yılında Filistin başta olmak üzere dünya üzerindeki bütün mazlumların gözyaşının dindiği, barış ve hoşgörünün dört bir yanımızı sardığı yeni bir dünya diliyorum.

Yeni yılın insanlık alemine ve milletimize başta huzur, kardeşlik ve sağlık getirmesi temennisiyle; herkesin #yeniyıl’ını kutluyorum.

2024 bizlere umutla gelsin…

Macun Şekerini bilir misiniz?

Macuncu dedenin hünerli ellerinde renk cümbüşü içinde, tahta çubuklar üzerinde görkemle yükselirdi.
Sarı, mavi, pembe, yeşil, kırmızı renkleriyle birbirlerine nazire yaparlardı...
Hele bir de ekşili bir suya batırır elimize tutuştururdu.
En önemli işimiz, macuncu dedenin yolunu gözlemekti.
Yufka yürekli macuncu dede, elli kuruş denkleştirmiş çocukları'da kırmaz,
onları da sevindirirdi.
Şimdilerde ne macun şekeri kaldı, ne de iyilik
ve hoşgörülü macuncu dedeler kaldı.
Elde kalanlar, bu temiz hatıralar..

Dünya Hoşgörü Günü Kutlu Olsun.
Hoşgörülü birisi misin?
Sana çok ‘ters’ gelen durumlarda bile mi? Doğduğu yer, teninin rengi, inandığı din, yaşam biçimi, ekonomik durumu, savunduğu politika, seninki ile aynı değilse, o kişi senin için yine de arkadaş ya da komşu olunabilecek, çalışılabilecek, sevilebilecek birisi midir?
Bütün bunlar nedeniyle insanları ayrıştırmak, dünyanın en tehlikeli sorunlarından biri değil midir?
Birleşmiş Milletler, hoşgörüyü, dünya kültürlerinin çeşitliliğine ve diğer her şeye saygı, takdir, kabul olarak tanımlıyor. En önemlisi de bu bir ‘insan hakkı’ ve aslında bunun sadece bireylerin değil, devletlerin de uygulanması gereken bir yaklaşım.
#dünyahoşgörügünü #dayfortolerance #hoşgörü
#Saygı #Barış #Sevgi #Love
#DünyaHoşgörüGünü #WorldToleranceDay

Ezidi halkının yeni yılını en samimi duygularımla kutluyorum. Bu yılın tüm Ezidilere barış ve hakettikleri güven ile huzur ortamını sağlamasını, bu zor günleri hep beraber sağlıkla atlatmamızı diliyorum.

Sincere congratulations to the Yezidi people on the occasion of their New Year. May this year bring peace and well-deserved security and tranquility to all Yezidis. Wishing to overcome together these difficult days in good health.

Ezidi yılbaşı ve Mezopotamya’nın özgür, çağdaş Ezidi kadınları

Bugün Kuzey Mezopotamya’nın otokton halkı Ezidiler’in kutsal yılbaşı. Ezidi takvimine göre 6770 yılına girildi. Ezidiler, geçen yüzyılın başında zor şartlarda da olsa Güney Doğu Anadolu’da yüzlerce köyde yaşamlarını sürdürebiliyorlardı. Hoşgörülü!! Müslüman komşuları Ezidiler vardı

Ezidiler, Urfa, Diyarbakır Hakkari’ye uzanan coğrafyaya yayılı köylerinde izole şekilde hayatta kalmaya çalıştılar. Ezidiler, her türlü baskı karşısında hayata tutunma adına Avrupa ülkelerine göç ettiler. Irak’ta kalan Ezidiler, 2014 yılında soykırımına maruz kaldılar, hayatta kalan kadınları cariye olarak pazarlarda satılığa çıkardı. Türkiye Ezidiler yardım etti. çoğu Türkiye geldiler. Bugün Türkiye’de bir elin parmağını geçmeyen köyde ve Irak’ın Şengal kent çevresinde kalan küçük Ezidi toplulukları yaşamlarını ve geleneklerini sürdürmeye çalışıyor.

Oruç Demek ; Aç Kalmak Demek Değildir.
-- Oruç Der Ki; Birbirinizi Allah İçin Sevin.
-- Oruç Der Ki; Kalp Kırmayın.
-- Oruç Der Ki; Adaletli Olun.
-- Oruç Der Ki; Hoşgörülü Olmayı İbadet Bilin.
-- Oruç Der Ki; Ruhunuzu Huzura Eriştirin.
-- Oruç Der Ki; Sabırlı Olmayı,Şükretmeyi Öğrenin.
-- Oruç Der Ki; Ben Seni Aç Bırakmadım.

Ben Seni Terbiye Ettim, Nefsini Dizginledim.!

Yaşlı ve Büyüklerimize sevgi saygı gösterelim.

Bilerek ve bilmeyerek yaşlılara saygısızlık yapanlar cehaletten başka birşey değil, eğer bir lokma ekmek yiyorsak bu güzel vatanda onların sayesinde ömürleri gençliklerini feda etmişler lütfen bir saygı...
Yeterki biz olanlara iyi davranalım Allah bizlere güzellikler verir..

“Eğer beli bükülmüş yaşlılar, takva sahibi gençler, süt emen çocuklar, yayılan hayvanlar olmasaydı, belalar sel gibi üstünüze dökülecekti.”
(bk. Ebu Yala el-Mevsıli, Musned, 11/511)

“Resûlullah’a bir kişi geldi. Yanında da yaşlı bir zât vardı.
Allah Resûlü:
–Ey filân! Yanındaki kimdir?
diye sordu. O kişi:
–Babamdır. cevâbını verdi.Bunun üzerine Hz.Peygamber şu îkazda bulundu:
–Onun önünde yürüme, ondan evvel oturma, onu ismiyle çağırma ve ona hakâret ettirme!”

(Heysemî, VIII, 137)

Lütfen yaşlılara karşı,

1-Hoşgörülü olalım.
2-Onlara hürmetin en iyisini verelim.
3-Dualarını almaya çalışalım.
4-Onlara yer verelim.
5-Huzurevlerine terk edip, sadece bayramdan bayrama değil, her zaman onların halini soralım.
6-Yaşarsak bizin de yaşlanacağımızı düşünerek, ona göre adım atalım. Çünkü bu dünya etme bulma dünyasıdır.