• Esselamu Aleyküm
    •Hayırlar feth ola..
    •Şerler def ola..
    •Gönüller şâd ola..
    •Akıl başa gele, fitne taşa gele!
    •Devletimiz pâyîdâr ola!
    •Birlik ve dirlik daim ola!
    •Milletimiz selâmet bula!
    •Düşmanlarımız kâhr-u perîşân ola, oyunları bozula, boyunları büküle!
    •Kalplerimiz mesrûr, sırlarımız mestûr, zahirimiz mâmûr, bâtınımız pür nûr ola.!
    •Cenâb-ı Hakk dert verip derman aratmaya..
    •Hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva, gönüllerimize imân vere!
    Zalimlere,katillere lânetler ola!
    Ümmete gafletten uyanmak nasib ola!
    Cumanın feyzi ve bereketi üzerimize olsun!
    Âmin âmin âmin
    Ya Rahmân
    Ya Rahim
    Ya Kerim
    Esselamu Aleyküm •Hayırlar feth ola.. •Şerler def ola.. •Gönüller şâd ola.. •Akıl başa gele, fitne taşa gele! •Devletimiz pâyîdâr ola! •Birlik ve dirlik daim ola! •Milletimiz selâmet bula! •Düşmanlarımız kâhr-u perîşân ola, oyunları bozula, boyunları büküle! •Kalplerimiz mesrûr, sırlarımız mestûr, zahirimiz mâmûr, bâtınımız pür nûr ola.! •Cenâb-ı Hakk dert verip derman aratmaya.. •Hastalarımıza şifa, dertlilerimize deva, gönüllerimize imân vere! Zalimlere,katillere lânetler ola! Ümmete gafletten uyanmak nasib ola! Cumanın feyzi ve bereketi üzerimize olsun! Âmin âmin âmin Ya Rahmân Ya Rahim Ya Kerim
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • Cuma Hutbesi: "Yâsîn Sûresi: Kur’an’ın Kalbi"

    “Her şeyin bir kalbi vardır. Kur’an’ın kalbi ise Yâsîn sûresidir.” (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an, 7)

    Muhterem Müslümanlar!

    Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de yer alan sûrelerden biri de Yâsîn sûresidir. Yâsîn sûresi; insanın aklına ve vicdanına seslenen, kâinatın bir denge ve ahenk üzere yaratıldığını hatırlatan, hayatı anlamlandıran, kalpleri dirilten, hak ve hakikati öğreten bir sûredir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), “Her şeyin bir kalbi vardır. Kur’an’ın kalbi ise Yâsîn sûresidir.”[1] buyurarak bu sûreden övgüyle bahsetmiştir. Anadolu irfanıyla yoğrulan aziz milletimiz; doğumdan ölüme, sevinçten hüzne, sağlıktan hastalığa farklı zamanlarda Yâsîn sûresini okumayı alışkanlık haline getirmiştir. Ancak bu sûreyi okumaktan maksat; sadece onu tilavet etmek değil, onun manasını tefekkür etmek ve mesajlarını hayatımıza aktarmaktır.

    Aziz Müminler!

    Yâsîn sûresi; insanlığa hayat rehberi olarak gönderilen Kur’an’a yeminle başlayarak, dünya ve ahiret huzurunun ancak onun emirlerine tabi olmaktan geçtiğine dikkat çekmektedir.

    Yâsîn sûresi, وَاَنِ اعْبُدُون۪يۜ هٰذَا صِرَاطٌ مُسْتَق۪يمٌ “Bana kulluk edin. İşte dosdoğru yol budur.”[2] beyanıyla bizleri; yalnız Allah’a kul olmaya, istikamet üzere bir ömür sürmeye davet etmektedir. Bu istikamet; tevhitle başlayan, ibadetlerle güçlenen, güzel ahlakla kemale eren, İslam’ın dosdoğru yoludur. Bu yolda olan bir mümin, her işinde ihlası, her davranışında samimiyeti kuşanmalıdır. Riyadan ve gösterişten uzak durmalıdır.

    Yâsîn sûresi, “Sen elbette dosdoğru yol üzere gönderilen peygamberlerdensin.”[3] ayetiyle Allah Resûlü (s.a.s)’in tüm insanlığı, dünyada ve ahirette mutluluğa çağıran kutlu bir elçi olduğunu haber vermektedir. Peygamber Efendimiz (s.a.s); hak ile batılı, doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü, helal ile haramı insanlığa gösteren hidayet rehberidir. Yetim ve öksüzleri sevindirmeyi, komşu ile iyi geçinmeyi, affedici ve bağışlayıcı olmayı öğreten rahmet elçisidir.

    Kıymetli Müslümanlar!

    Yâsîn sûresi; inkarcıların, “Şu çürümüş kemiklere yeniden kim can verecek?” sorusuna, قُلْ يُحْي۪يهَا الَّـذ۪ٓي اَنْشَاَهَٓا اَوَّلَ مَرَّةٍۜ “Onları ilk başta yaratmış olan Allah diriltecektir.”[4] fermanıyla cevap vermektedir.

    Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), vefat eden müminlere Yâsîn sûresini okumamızı tavsiye etmiştir.[5] Bu tavsiye bizlere; her nefsin ölümü tadacağını, ölmeden önce ahiret için hazırlık yapmamız gerektiğini, söylediklerimizden ve yaptıklarımızdan tek tek hesaba çekileceğimizi öğretmektedir. Yâsîn sûresi bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “O gün, onların ağızlarını mühürleriz; yapmış olduklarını elleri bize anlatır, ayakları da şahitlik eder.”[6] Bu bilince sahip olan bir Müslüman; yaratılış gayesi olan iyilikten, ibadetten, güzel ahlaktan uzak durmamalıdır. Kötülüklere asla yeltenmemelidir. Ölüm, ahiret, hesap, sorgu sual yokmuş gibi yaşamamalıdır. Rabbine, kendisine, ailesine, topluma ve çevresine karşı sorumluluklarını yerine getirmelidir. Bütün imkansızlıklara rağmen; vatanı ve mukaddesatı uğruna siyonist zalimlere ve işbirlikçilerine karşı destansı bir mücadele veren Gazzeli kardeşlerimiz başta olmak üzere daima mazlumun ve mağdurun yanında olmalıdır. Hiçbir insani ve ahlaki ilke tanımayan bu canilerle maddi ve manevi olarak mücadele etmelidir.

    Değerli Müminler!

    Yâsîn sûresi, müminleri şöyle müjdelemektedir: اِنَّ اَصْحَابَ الْجَنَّةِ الْيَوْمَ ف۪ي شُغُلٍ فَاكِهُونَۚ “O gün cennetlikler, nimetler içinde safa sürerler.”[7] سَلَامٌ قَوْلاً مِنْ رَبٍّ رَح۪يمٍ “Onlara merhamet sahibi Rabbin söylediği selam vardır.”[8] Şeytanın esiri olan günahkarları da şöyle ikaz etmektedir: هٰذِه۪ جَهَنَّمُ الَّت۪ي كُنْتُمْ تُوعَدُونَ “İşte size haber verilen cehennem budur!” اِصْلَوْهَا الْيَوْمَ بِمَا كُنْتُمْ تَكْفُرُونَ “İnkar ettiğinizden dolayı bugün girin oraya!”[9]

    Aziz Müslümanlar!

    Zilhicce ayının içindeyiz. Bu mübarek günleri; ibadetlerimizi arttırmak, hatalarımızı gözden geçirmek, günahlarımıza tövbe etmek için bir fırsat bilelim. Hesap günü gelmeden önce kendimizi hesaba çekmeye vesile kılalım.

    Hutbemi Yâsîn sûresinin son ayeti ile bitiriyorum: فَسُبْحَانَ الَّذ۪ي بِيَدِه۪ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيْءٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ “Her şeyin hükümranlığı elinde olan Allah’ın şanı ne yücedir! Hepiniz O’na döndürüleceksiniz.”[10]



    [1] Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an, 7.

    [2] Yâsîn, 36/61.

    [3] Yâsîn, 36/3, 4.

    [4] Yâsîn, 36/78, 79.

    [5] Ebû Dâvûd, Cenâiz, 19, 20.

    [6] Yâsîn, 36/65.

    [7] Yâsîn, 36/55.

    [8] Yâsîn, 36/58.

    [9] Yâsîn, 36/63, 64.

    [10] Yâsîn, 36/83.

    https://diyanet.gov.tr/tr-TR/Kurumsal/Detay/37709/cuma-hutbesi-ysn-sresi-kuranin-kalbi
    Cuma Hutbesi: "Yâsîn Sûresi: Kur’an’ın Kalbi" “Her şeyin bir kalbi vardır. Kur’an’ın kalbi ise Yâsîn sûresidir.” (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an, 7) Muhterem Müslümanlar! Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de yer alan sûrelerden biri de Yâsîn sûresidir. Yâsîn sûresi; insanın aklına ve vicdanına seslenen, kâinatın bir denge ve ahenk üzere yaratıldığını hatırlatan, hayatı anlamlandıran, kalpleri dirilten, hak ve hakikati öğreten bir sûredir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), “Her şeyin bir kalbi vardır. Kur’an’ın kalbi ise Yâsîn sûresidir.”[1] buyurarak bu sûreden övgüyle bahsetmiştir. Anadolu irfanıyla yoğrulan aziz milletimiz; doğumdan ölüme, sevinçten hüzne, sağlıktan hastalığa farklı zamanlarda Yâsîn sûresini okumayı alışkanlık haline getirmiştir. Ancak bu sûreyi okumaktan maksat; sadece onu tilavet etmek değil, onun manasını tefekkür etmek ve mesajlarını hayatımıza aktarmaktır. Aziz Müminler! Yâsîn sûresi; insanlığa hayat rehberi olarak gönderilen Kur’an’a yeminle başlayarak, dünya ve ahiret huzurunun ancak onun emirlerine tabi olmaktan geçtiğine dikkat çekmektedir. Yâsîn sûresi, وَاَنِ اعْبُدُون۪يۜ هٰذَا صِرَاطٌ مُسْتَق۪يمٌ “Bana kulluk edin. İşte dosdoğru yol budur.”[2] beyanıyla bizleri; yalnız Allah’a kul olmaya, istikamet üzere bir ömür sürmeye davet etmektedir. Bu istikamet; tevhitle başlayan, ibadetlerle güçlenen, güzel ahlakla kemale eren, İslam’ın dosdoğru yoludur. Bu yolda olan bir mümin, her işinde ihlası, her davranışında samimiyeti kuşanmalıdır. Riyadan ve gösterişten uzak durmalıdır. Yâsîn sûresi, “Sen elbette dosdoğru yol üzere gönderilen peygamberlerdensin.”[3] ayetiyle Allah Resûlü (s.a.s)’in tüm insanlığı, dünyada ve ahirette mutluluğa çağıran kutlu bir elçi olduğunu haber vermektedir. Peygamber Efendimiz (s.a.s); hak ile batılı, doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü, helal ile haramı insanlığa gösteren hidayet rehberidir. Yetim ve öksüzleri sevindirmeyi, komşu ile iyi geçinmeyi, affedici ve bağışlayıcı olmayı öğreten rahmet elçisidir. Kıymetli Müslümanlar! Yâsîn sûresi; inkarcıların, “Şu çürümüş kemiklere yeniden kim can verecek?” sorusuna, قُلْ يُحْي۪يهَا الَّـذ۪ٓي اَنْشَاَهَٓا اَوَّلَ مَرَّةٍۜ “Onları ilk başta yaratmış olan Allah diriltecektir.”[4] fermanıyla cevap vermektedir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), vefat eden müminlere Yâsîn sûresini okumamızı tavsiye etmiştir.[5] Bu tavsiye bizlere; her nefsin ölümü tadacağını, ölmeden önce ahiret için hazırlık yapmamız gerektiğini, söylediklerimizden ve yaptıklarımızdan tek tek hesaba çekileceğimizi öğretmektedir. Yâsîn sûresi bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “O gün, onların ağızlarını mühürleriz; yapmış olduklarını elleri bize anlatır, ayakları da şahitlik eder.”[6] Bu bilince sahip olan bir Müslüman; yaratılış gayesi olan iyilikten, ibadetten, güzel ahlaktan uzak durmamalıdır. Kötülüklere asla yeltenmemelidir. Ölüm, ahiret, hesap, sorgu sual yokmuş gibi yaşamamalıdır. Rabbine, kendisine, ailesine, topluma ve çevresine karşı sorumluluklarını yerine getirmelidir. Bütün imkansızlıklara rağmen; vatanı ve mukaddesatı uğruna siyonist zalimlere ve işbirlikçilerine karşı destansı bir mücadele veren Gazzeli kardeşlerimiz başta olmak üzere daima mazlumun ve mağdurun yanında olmalıdır. Hiçbir insani ve ahlaki ilke tanımayan bu canilerle maddi ve manevi olarak mücadele etmelidir. Değerli Müminler! Yâsîn sûresi, müminleri şöyle müjdelemektedir: اِنَّ اَصْحَابَ الْجَنَّةِ الْيَوْمَ ف۪ي شُغُلٍ فَاكِهُونَۚ “O gün cennetlikler, nimetler içinde safa sürerler.”[7] سَلَامٌ قَوْلاً مِنْ رَبٍّ رَح۪يمٍ “Onlara merhamet sahibi Rabbin söylediği selam vardır.”[8] Şeytanın esiri olan günahkarları da şöyle ikaz etmektedir: هٰذِه۪ جَهَنَّمُ الَّت۪ي كُنْتُمْ تُوعَدُونَ “İşte size haber verilen cehennem budur!” اِصْلَوْهَا الْيَوْمَ بِمَا كُنْتُمْ تَكْفُرُونَ “İnkar ettiğinizden dolayı bugün girin oraya!”[9] Aziz Müslümanlar! Zilhicce ayının içindeyiz. Bu mübarek günleri; ibadetlerimizi arttırmak, hatalarımızı gözden geçirmek, günahlarımıza tövbe etmek için bir fırsat bilelim. Hesap günü gelmeden önce kendimizi hesaba çekmeye vesile kılalım. Hutbemi Yâsîn sûresinin son ayeti ile bitiriyorum: فَسُبْحَانَ الَّذ۪ي بِيَدِه۪ مَلَكُوتُ كُلِّ شَيْءٍ وَاِلَيْهِ تُرْجَعُونَ “Her şeyin hükümranlığı elinde olan Allah’ın şanı ne yücedir! Hepiniz O’na döndürüleceksiniz.”[10] [1] Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’an, 7. [2] Yâsîn, 36/61. [3] Yâsîn, 36/3, 4. [4] Yâsîn, 36/78, 79. [5] Ebû Dâvûd, Cenâiz, 19, 20. [6] Yâsîn, 36/65. [7] Yâsîn, 36/55. [8] Yâsîn, 36/58. [9] Yâsîn, 36/63, 64. [10] Yâsîn, 36/83. https://diyanet.gov.tr/tr-TR/Kurumsal/Detay/37709/cuma-hutbesi-ysn-sresi-kuranin-kalbi
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • Türk boyları...
    Dünya'da en çok yayılmış millet!
    Eksik olanlar bile var, örneğin Kumanlar, Şorlar...
    Ayrıca "Azeri" sözü yanlıştır.
    Doğrusu "Azerbaycan Türk'ü".
    "Yakut" da yanlış, doğrusu Saka/Saha.
    Ancak yine de çok değerli bir çalışma olmuş...
    Türk boyları... Dünya'da en çok yayılmış millet! Eksik olanlar bile var, örneğin Kumanlar, Şorlar... Ayrıca "Azeri" sözü yanlıştır. Doğrusu "Azerbaycan Türk'ü". "Yakut" da yanlış, doğrusu Saka/Saha. Ancak yine de çok değerli bir çalışma olmuş...
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • **#Pakistan: Güney Asya'nın Tarih, Kültür ve Doğa Mücevheri!**

    **Coğrafi Konum**:
    Güney Asya'da bulunan Pakistan, Hindistan , Çin , Afganistan , İran ile sınır komşusudur ve Arap Denizi boyunca uzun bir kıyı şeridine sahiptir, bu da onu Doğu ile Batı arasında stratejik bir kavşak noktası yapar.

    **Başkent**:
    İslamabad—zarif mimarisi ve yemyeşil bitki örtüsüyle modern bir şehir . Dünyanın en büyük camilerinden biri olan **Faisal Camii** 'ye ev sahipliği yapmaktadır.

    **Bağımsızlık Tarihi**:
    Pakistan, Müslümanlar için ayrı bir devlet savunan İki Millet Teorisi kapsamında **Muhammed Ali Cinnah** önderliğinde **14 Ağustos 1947** 'de Hindistan'dan bağımsızlığını kazandı.

    **Din ve Çeşitlilik**:
    İslam, Sünniler, Şiiler ve Sufiler de dahil olmak üzere nüfusun **%96**'sını oluşturan Müslümanlarla resmi dindir. Hinduizm, Hristiyanlık ve Sihizm gibi azınlık dinleri de ülkenin zengin kültürel dokusuna katkıda bulunur.

    **Büyük Şehirler**:
    **Karaçi** : Canlı pazarları ve kıyı güzelliğiyle bilinen ekonomik merkez ve en büyük şehir.
    **Lahor** : **Badshahi Camii** ve Shalimar Bahçeleri'nin bulunduğu kültürel ve tarihi merkez.
    **İslamabad** : Organizasyonu ve doğal güzelliğiyle bilinen modern başkent.
    **Peşaver** : Geleneksel çarşıları ve mutfağıyla ünlü, Hayber Geçidi yakınlarında derin bir tarihe sahip bir şehir.
    **Ketta** : Dağlarla çevrili, ılıman bir iklim ve muhteşem manzaralar sunan Belucistan'ın başkenti.

    **Ekonomi**:
    özellikle buğday ve pamuk olmak üzere tarıma ve tekstil ve teknoloji gibi imalat endüstrilerine dayanır. Ülke ayrıca kömür ve gaz gibi doğal kaynaklar açısından da zengindir.

    **Turizm ve Doğal Güzellik**:
    Yüksek **Karakoram Dağları**'ndan nefes kesici **Hunza ve Swat Vadileri**'ne kadar, Pakistan eşsiz bir doğal çeşitliliğe sahiptir! Ayrıca İndus Vadisi Uygarlığı'nın bir kalıntısı olan **Mohenjo-Daro** gibi tarihi yerlere de ev sahipliği yapmaktadır.

    **Eğlenceli Bilgiler**:
    Dünyanın ikinci en yüksek zirvesi olan **K2**'ye ev sahipliği yapmaktadır!
    Yerel sanatçılığı sergileyen benzersiz şekilde dekore edilmiş **boyalı otobüsleriyle** ünlüdür!
    Uçurtma uçurma kutlaması olan **Basant** gibi canlı festivallere ev sahipliği yapar!

    #Pakistan #DoğalGüzellik
    #İslamabad #ZenginKültür
    🌍 **#Pakistan: Güney Asya'nın Tarih, Kültür ve Doğa Mücevheri!** 🇵🇰✨ 📍 **Coğrafi Konum**: Güney Asya'da bulunan Pakistan, Hindistan 🇮🇳, Çin 🇨🇳, Afganistan 🇦🇫, İran 🇮🇷 ile sınır komşusudur ve Arap Denizi 🌊 boyunca uzun bir kıyı şeridine sahiptir, bu da onu Doğu ile Batı arasında stratejik bir kavşak noktası yapar. 🏛️ **Başkent**: İslamabad—zarif mimarisi ve yemyeşil bitki örtüsüyle modern bir şehir 🌳. Dünyanın en büyük camilerinden biri olan **Faisal Camii** 🕌'ye ev sahipliği yapmaktadır. 🗓️ **Bağımsızlık Tarihi**: Pakistan, Müslümanlar için ayrı bir devlet savunan İki Millet Teorisi kapsamında **Muhammed Ali Cinnah** önderliğinde **14 Ağustos 1947** 🇵🇰'de Hindistan'dan bağımsızlığını kazandı. 🕌 **Din ve Çeşitlilik**: İslam, Sünniler, Şiiler ve Sufiler de dahil olmak üzere nüfusun **%96**'sını oluşturan Müslümanlarla resmi dindir. Hinduizm, Hristiyanlık ve Sihizm gibi azınlık dinleri de ülkenin zengin kültürel dokusuna katkıda bulunur. 🏙️ **Büyük Şehirler**: 🔹 **Karaçi** 🌊: Canlı pazarları ve kıyı güzelliğiyle bilinen ekonomik merkez ve en büyük şehir. 🔹 **Lahor** 🏛️: **Badshahi Camii** ve Shalimar Bahçeleri'nin bulunduğu kültürel ve tarihi merkez. 🔹 **İslamabad** 🌳: Organizasyonu ve doğal güzelliğiyle bilinen modern başkent. 🔹 **Peşaver** 🏺: Geleneksel çarşıları ve mutfağıyla ünlü, Hayber Geçidi yakınlarında derin bir tarihe sahip bir şehir. 🔹 **Ketta** ⛰️: Dağlarla çevrili, ılıman bir iklim ve muhteşem manzaralar sunan Belucistan'ın başkenti. 📈 **Ekonomi**: özellikle buğday ve pamuk olmak üzere tarıma 🌾 ve tekstil ve teknoloji 📱 gibi imalat endüstrilerine dayanır. Ülke ayrıca kömür ve gaz gibi doğal kaynaklar açısından da zengindir. ⛰️ **Turizm ve Doğal Güzellik**: Yüksek **Karakoram Dağları**'ndan 🏔️ nefes kesici **Hunza ve Swat Vadileri**'ne 🍃 kadar, Pakistan eşsiz bir doğal çeşitliliğe sahiptir! Ayrıca İndus Vadisi Uygarlığı'nın bir kalıntısı olan **Mohenjo-Daro** gibi tarihi yerlere de ev sahipliği yapmaktadır. 💡 **Eğlenceli Bilgiler**: 🔹 Dünyanın ikinci en yüksek zirvesi olan **K2**'ye 🏔️ ev sahipliği yapmaktadır! 🔹 Yerel sanatçılığı sergileyen benzersiz şekilde dekore edilmiş **boyalı otobüsleriyle** 🎨🚌 ünlüdür! 🔹 Uçurtma uçurma kutlaması 🪁 olan **Basant** gibi canlı festivallere ev sahipliği yapar! #Pakistan #DoğalGüzellik #İslamabad #ZenginKültür
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • Ayasofya camii İstanbul Türkiye
    Allah, vatanımızı, milletimizi, devletimizi korusun, yüceltsin.
    Amin..
    Ayasofya camii İstanbul Türkiye Allah, vatanımızı, milletimizi, devletimizi korusun, yüceltsin. Amin..🤲
    1
    0 Commentarii 0 Distribuiri 13
  • Selam News Leyle-i Kadir

    “Mübarek Kadir Gecesi’nin ülkemize, milletimize ve tüm islam alemine hayırlar getirmesini Rabbim 'den niyaz ediyorum.”

    Bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesinde gönlünüzden geçen tüm duaların kabul olması dileğiyle

    Kadir geceniz mübarek, dualarımız kabul olsun Hayırlı kandiller
    Hayırlı İftarlar

    #Islamic #Muslim #Muslims #Ramadan #Ramazan #İftar
    #HayırlıKandiller #KadirGecesi
    ☪️ Selam News 🇹🇷 🌙 Leyle-i Kadir “Mübarek Kadir Gecesi’nin ülkemize, milletimize ve tüm islam alemine hayırlar getirmesini Rabbim 'den niyaz ediyorum.” Bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesinde gönlünüzden geçen tüm duaların kabul olması dileğiyle🤲 Kadir geceniz mübarek, dualarımız kabul olsun 🤲 Hayırlı kandiller 🌷 Hayırlı İftarlar #Islamic #Muslim #Muslims #Ramadan #Ramazan #İftar #HayırlıKandiller #KadirGecesi
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • 12 Mart İstiklal Marşı'nın kabulü böyle gerçekleşti
    12 Mart 1921 tarihinde kabul edilen İstiklal Marşı, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı dizelerle kayıtlara geçti. İşgal altında geçen yıllarda, halkın ve ordunun moral gücünü arttıracağı düşünülerek marş yarışması düzenlenmiştir. Yarışma sonucunda yazılan dizeleri inceleyen Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Hamdullah Suphi aracılığıyla Mehmet Akif Ersoy'a yarışmaya katılması konusunda teklifte bulunmuştur. Milli Şair Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı karşılığında tek bir şartı vardır; ödül almamak.
    12 Mart İstiklal Marşının kabulü böyle gerçekleşti

    İstiklal Marşı, kayda ilk geçtiği günün üzerinden 97 yıl geçmesinin ardından dizeleriyle ve Mehmet Akif Ersoy'un 'Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın' sözleriyle yürekleri kabartmaya devam ediyor.
    12 Mart İstiklal Marşı'nın kabulü böyle gerçekleşti 12 Mart 1921 tarihinde kabul edilen İstiklal Marşı, Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un yazdığı dizelerle kayıtlara geçti. İşgal altında geçen yıllarda, halkın ve ordunun moral gücünü arttıracağı düşünülerek marş yarışması düzenlenmiştir. Yarışma sonucunda yazılan dizeleri inceleyen Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Hamdullah Suphi aracılığıyla Mehmet Akif Ersoy'a yarışmaya katılması konusunda teklifte bulunmuştur. Milli Şair Mehmet Akif Ersoy'un İstiklal Marşı karşılığında tek bir şartı vardır; ödül almamak. 12 Mart İstiklal Marşının kabulü böyle gerçekleşti İstiklal Marşı, kayda ilk geçtiği günün üzerinden 97 yıl geçmesinin ardından dizeleriyle ve Mehmet Akif Ersoy'un 'Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın' sözleriyle yürekleri kabartmaya devam ediyor.
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • Cuma Hutbesi: "Rahmet ve Mağfiret Mevsimine Girerken"

    Muhterem Müslümanlar!

    Müjdeler olsun hepimize, şükürler olsun Rabbimize. Ramazan-ı şerifin hilali bir kez daha doğacak üzerimize. Bu akşam kılacağımız ilk teravih namazıyla karşılayacağız inşallah rahmet ve mağfiret mevsimini. Teravih ki, Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in kıldığı, kıldırdığı ve ümmetinin kılmasını istediği,[1] sahabe-i kiramdan beri günümüzdeki şekliyle kılınagelen[2] sünnet bir namazdır. Teravih; yorulan ruhlarımızı dinlendiren, daralan gönüllerimizi ferahlatan, günahlarımızın affına vesile olan müstesna bir ibadettir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: “Kim, inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek teravih namazını kılarsa geçmiş günahları bağışlanır.”[3]

    Aziz Müminler!

    Bu gece, Ramazanın bereketi olan sahura kalkacağız inşallah. Sahur vakti, teheccüd namazının vaktidir. Dua ve niyaz, tövbe ve istiğfar vaktidir. Sahura kalkmak, mahlûkatın uyanışına şahitlik etmektir. Uykuyu terk edip, gafleti bir kenara bırakıp, Rabbimizin maddi ve manevi ikramlarıyla dirilmektir. Allah Resûlü (s.a.s), فَإِنَّ فِى السُّحُورِ بَرَكَةً “Sahurda bereket vardır.”[4] buyurmuş, bir yudum suyla bile olsa sahur yapmamızı istemiş, sahura kalkanlara Allah’ın merhamet edeceğini, meleklerin ise hayır duada bulunacağını müjdelemiştir.[5]

    Kıymetli Müslümanlar!

    Ramazan, oruç ayıdır. Peygamber Efendimiz (s.a.s), “Mübarek Ramazan ayı geldi. Yüce Allah bu ayda oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır…”[6] buyurmaktadır. Mukim, akıllı ve büluğ çağına ermiş, hastalık ve yolculuk gibi dinen geçerli bir mazereti bulunmayan her Müslümanın Ramazan ayında oruç tutması farzdır. Rükünlerine, şartlarına ve adaplarına riayet edilerek tutulan oruç, irademizi güçlendirir, gönlümüzü bencillik ve tamahkârlıktan kurtarır. Elimizi haramdan, dilimizi gıybet ve yalandan, ibadetlerimizi riyadan, kalbimizi günahlardan arındırır. Bizleri cehennemden uzaklaştırıp cennete yaklaştırır.

    Değerli Müminler!

    Ramazan, Kur’an ayıdır. Yüce Rabbimiz, “Ramazan; insanlar için bir hidayet rehberi, hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır...”[7] buyurmaktadır. O halde, Ramazanı on bir ayın sultanı kılan Kur’an-ı Kerim’i bol bol okuyalım, manası üzerinde düşünelim, onun hükümlerini hayatımıza aktarmanın daha çok gayretinde olalım. Çocuklarımıza Kur’an’ı, orucu, namazı, camiyi sevdirelim. Muhabbet ve merhamet mekânı camilerimize gelen çocuklarımızı incitmeyelim. Onları güler yüz ve tatlı dille cemaatimiz arasına alarak namazın sükûnetle kılınabilmesini sağlayalım. Ramazan ayının rahmet ve bereketinden, neşe ve coşkusundan onları mahrum bırakmayalım.

    Aziz Müslümanlar!

    Ramazan; Rabbimize, kendimize, ailemize, çevremize ve insanlara karşı sorumluluklarımızı bir kez daha gözden geçirme ayıdır. Öyleyse gönlümüzü, evimizi, işyerimizi, sokağımızı, köyümüzü, ilçemizi, şehrimizi Ramazan ayına hazırlayalım. Yemeden içmeye, giyimden kuşama, alışverişten tüketime, aileden komşuluk ilişkilerine kadar hayatımızın her anına ve alanına İslam’ın emir ve yasaklarını aktarmaya gayret edelim. Dinimizde ve medeniyetimizde yeri olmayan, Ramazanın ruhuna uygun düşmeyen eğlencelerle vaktimizi heba etmeyelim. İbadetlerimizi vaktinde eda etmeye özen gösterelim; zamanımızı ibadet vakitlerine göre ayarlayalım. Lüks ve israfın sergilendiği, ihtiyaç sahiplerinin unutulduğu iftar sofraları kurmayalım. Mazluma, yoksula, kimsesize, yetim ve öksüze kol kanat gerelim, iftar sofralarımızı muhtaçlarla paylaşalım. Orucu bahane ederek evde, işyerinde ve trafikte gönül kırmayalım, huzursuzluk çıkartmayalım. Fırsatçılık yaparak fahiş fiyatlarla insanları mağdur etmeyelim. Müslümanlara zulmedenlere destek verenlerin ürünleriyle sofralarımızı donatmayalım.

    Bu vesileyle idrak edeceğimiz Ramazan-ı şerifin; başta aziz milletimiz olmak üzere âlem-i İslam ve tüm insanlık için hayırlı olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum.

    [1] İbn Hanbel, VI, 267; Buhârî, İ’tisâm, 3.
    [2] Muvatta’, Ramazân, 2; Tirmizî, Savm, 81.
    [3] Buhârî, Salâtü’t-terâvîh, 1.
    [4] Buhârî, Savm, 20.
    [5] İbn Hanbel, III, 44.
    [6] Nesâî, Sıyâm, 5.
    [7] Bakara, 2/185.
    Cuma Hutbesi: "Rahmet ve Mağfiret Mevsimine Girerken" Muhterem Müslümanlar! Müjdeler olsun hepimize, şükürler olsun Rabbimize. Ramazan-ı şerifin hilali bir kez daha doğacak üzerimize. Bu akşam kılacağımız ilk teravih namazıyla karşılayacağız inşallah rahmet ve mağfiret mevsimini. Teravih ki, Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in kıldığı, kıldırdığı ve ümmetinin kılmasını istediği,[1] sahabe-i kiramdan beri günümüzdeki şekliyle kılınagelen[2] sünnet bir namazdır. Teravih; yorulan ruhlarımızı dinlendiren, daralan gönüllerimizi ferahlatan, günahlarımızın affına vesile olan müstesna bir ibadettir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: “Kim, inanarak ve sevabını Allah’tan bekleyerek teravih namazını kılarsa geçmiş günahları bağışlanır.”[3] Aziz Müminler! Bu gece, Ramazanın bereketi olan sahura kalkacağız inşallah. Sahur vakti, teheccüd namazının vaktidir. Dua ve niyaz, tövbe ve istiğfar vaktidir. Sahura kalkmak, mahlûkatın uyanışına şahitlik etmektir. Uykuyu terk edip, gafleti bir kenara bırakıp, Rabbimizin maddi ve manevi ikramlarıyla dirilmektir. Allah Resûlü (s.a.s), فَإِنَّ فِى السُّحُورِ بَرَكَةً “Sahurda bereket vardır.”[4] buyurmuş, bir yudum suyla bile olsa sahur yapmamızı istemiş, sahura kalkanlara Allah’ın merhamet edeceğini, meleklerin ise hayır duada bulunacağını müjdelemiştir.[5] Kıymetli Müslümanlar! Ramazan, oruç ayıdır. Peygamber Efendimiz (s.a.s), “Mübarek Ramazan ayı geldi. Yüce Allah bu ayda oruç tutmayı farz kıldı. Bu ayda cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır…”[6] buyurmaktadır. Mukim, akıllı ve büluğ çağına ermiş, hastalık ve yolculuk gibi dinen geçerli bir mazereti bulunmayan her Müslümanın Ramazan ayında oruç tutması farzdır. Rükünlerine, şartlarına ve adaplarına riayet edilerek tutulan oruç, irademizi güçlendirir, gönlümüzü bencillik ve tamahkârlıktan kurtarır. Elimizi haramdan, dilimizi gıybet ve yalandan, ibadetlerimizi riyadan, kalbimizi günahlardan arındırır. Bizleri cehennemden uzaklaştırıp cennete yaklaştırır. Değerli Müminler! Ramazan, Kur’an ayıdır. Yüce Rabbimiz, “Ramazan; insanlar için bir hidayet rehberi, hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır...”[7] buyurmaktadır. O halde, Ramazanı on bir ayın sultanı kılan Kur’an-ı Kerim’i bol bol okuyalım, manası üzerinde düşünelim, onun hükümlerini hayatımıza aktarmanın daha çok gayretinde olalım. Çocuklarımıza Kur’an’ı, orucu, namazı, camiyi sevdirelim. Muhabbet ve merhamet mekânı camilerimize gelen çocuklarımızı incitmeyelim. Onları güler yüz ve tatlı dille cemaatimiz arasına alarak namazın sükûnetle kılınabilmesini sağlayalım. Ramazan ayının rahmet ve bereketinden, neşe ve coşkusundan onları mahrum bırakmayalım. Aziz Müslümanlar! Ramazan; Rabbimize, kendimize, ailemize, çevremize ve insanlara karşı sorumluluklarımızı bir kez daha gözden geçirme ayıdır. Öyleyse gönlümüzü, evimizi, işyerimizi, sokağımızı, köyümüzü, ilçemizi, şehrimizi Ramazan ayına hazırlayalım. Yemeden içmeye, giyimden kuşama, alışverişten tüketime, aileden komşuluk ilişkilerine kadar hayatımızın her anına ve alanına İslam’ın emir ve yasaklarını aktarmaya gayret edelim. Dinimizde ve medeniyetimizde yeri olmayan, Ramazanın ruhuna uygun düşmeyen eğlencelerle vaktimizi heba etmeyelim. İbadetlerimizi vaktinde eda etmeye özen gösterelim; zamanımızı ibadet vakitlerine göre ayarlayalım. Lüks ve israfın sergilendiği, ihtiyaç sahiplerinin unutulduğu iftar sofraları kurmayalım. Mazluma, yoksula, kimsesize, yetim ve öksüze kol kanat gerelim, iftar sofralarımızı muhtaçlarla paylaşalım. Orucu bahane ederek evde, işyerinde ve trafikte gönül kırmayalım, huzursuzluk çıkartmayalım. Fırsatçılık yaparak fahiş fiyatlarla insanları mağdur etmeyelim. Müslümanlara zulmedenlere destek verenlerin ürünleriyle sofralarımızı donatmayalım. Bu vesileyle idrak edeceğimiz Ramazan-ı şerifin; başta aziz milletimiz olmak üzere âlem-i İslam ve tüm insanlık için hayırlı olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum. [1] İbn Hanbel, VI, 267; Buhârî, İ’tisâm, 3. [2] Muvatta’, Ramazân, 2; Tirmizî, Savm, 81. [3] Buhârî, Salâtü’t-terâvîh, 1. [4] Buhârî, Savm, 20. [5] İbn Hanbel, III, 44. [6] Nesâî, Sıyâm, 5. [7] Bakara, 2/185.
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • 04:17
    6 ŞUBAT
    UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ..

    6 Şubat 2023’te yaşadığımız büyük felaketin ikinci yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum..

    Rabbim ülkemize milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın…

    Bu acı günde kaybettiğimiz her bir canı saygıyla anıyor, geride kalanlara güç ve sabır diliyoruz.

    #Deprem
    04:17 6 ŞUBAT UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ.. 6 Şubat 2023’te yaşadığımız büyük felaketin ikinci yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum.. Rabbim ülkemize milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın… Bu acı günde kaybettiğimiz her bir canı saygıyla anıyor, geride kalanlara güç ve sabır diliyoruz. #Deprem
    0 Commentarii 0 Distribuiri
  • Mübarek Miraç Kandili’nin ülkemize, milletimize, İslâm alemine ve dünyamıza sağlık, esenlik ve barış getirmesini, Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.

    Kandilimiz mübarek olsun…

    #MiraçKandili
    Mübarek Miraç Kandili’nin ülkemize, milletimize, İslâm alemine ve dünyamıza sağlık, esenlik ve barış getirmesini, Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Kandilimiz mübarek olsun… #MiraçKandili 🌙
    0 Commentarii 0 Distribuiri
Sponsorizeaza Paginile