• 04:17
    6 ŞUBAT
    UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ..

    6 Şubat 2023’te yaşadığımız büyük felaketin ikinci yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum..

    Rabbim ülkemize milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın…

    Bu acı günde kaybettiğimiz her bir canı saygıyla anıyor, geride kalanlara güç ve sabır diliyoruz.

    #Deprem
    04:17 6 ŞUBAT UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ.. 6 Şubat 2023’te yaşadığımız büyük felaketin ikinci yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum.. Rabbim ülkemize milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın… Bu acı günde kaybettiğimiz her bir canı saygıyla anıyor, geride kalanlara güç ve sabır diliyoruz. #Deprem
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Endonezya Hakkında Bilmeniz Gereken 19 Gerçek:
    1. Endonezya, yaklaşık 6.000'inde yerleşim bulunan 17.000'den fazla adadan oluşan dünyanın en büyük takımadalarıdır.
    2. 270 milyonu aşkın insanla dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi.
    3. Endonezya, vatandaşlarının yaklaşık %90'ı Müslüman olarak tanımlanarak dünyadaki en büyük Müslüman nüfusa sahip.
    4. Resmi dil Endonezyaca (Bahasa Endonezya), ancak ülke genelinde 700'den fazla bölgesel dil konuşuluyor.
    5. Ülke, 3 feet çapında büyüyebilen dünyanın en büyük çiçeği olan Rafflesia arnoldii'ye ev sahipliği yapıyor.
    6. Endonezya, yüksek sayıda endemik türe sahip 17 megadevrenli ülkeden biri olan önemli biyoçeşitliliğe sahiptir.
    7. Dünyanın yaşayan en büyük kertenkele türü olan Komodo ejderhası Endonezya'ya özgüdür.
    8. Endonezya, Hinduizm, Budizm, İslam ve yerli geleneklerden etkilenen zengin bir kültürel mirasa sahiptir.
    9. Ülke, Pasifik Ateş Çemberi'ndeki konumundan dolayı depremler, tsunamiler ve volkanik patlamalar da dahil olmak üzere doğal afetlere meyilli.
    10. Central Java'da yer alan Borobudur, dünyanın en büyük Budist tapınağı ve UNESCO Dünya Mirası.
    11. Endonezya, en büyük ihracat metası olan palm yağı üreticisidir.
    12. Endonezya ekonomisi, tarım, madencilik ve üretim gibi önemli sektörlerle Güneydoğu Asya'nın en büyük ekonomilerinden biri.
    13. "wayang" olarak bilinen geleneksel Endonezya gölge kukla tiyatrosu UNESCO tarafından İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Mirasının Şaheseri olarak kabul ediliyor.
    14. Bali adası, güzel plajları, canlı kültürü ve Hindu tapınaklarıyla tanınan dünyanın en popüler turistik yerlerden biridir.
    15. Endonezya, 19 ülkeden ve Avrupa Birliği'nden hükümetler ve merkez bankası valileri için uluslararası bir forum olan G20 üyesidir.
    16. Ülkenin Hint, Çin, Arap ve Avrupa kültürlerinin etkisiyle karmaşık bir geçmişe sahip olup 1945 yılında Hollanda'dan bağımsızlık kazanmıştır.
    17. Endonezya, özellikle kahvesiyle ünlü olan Sumatra adası ile dünyanın en büyük ikinci kahve üreticisidir.
    18. Ulusal slogan, ülkenin çok kültürlü ve çok ırklı toplumunu yansıtan "Çeşitlilikte Birlik" anlamına gelen "Bhinneka Tunggal Ika"dır.
    19. Nesli tükenmekte olan bir tür olan orangutan, Endonezya'daki Borneo ve Sumatra yağmur ormanlarına özgüdür ve yaşam alanını korumak için koruma çalışmaları sürüyor.
    Endonezya Hakkında Bilmeniz Gereken 19 Gerçek: 1. Endonezya, yaklaşık 6.000'inde yerleşim bulunan 17.000'den fazla adadan oluşan dünyanın en büyük takımadalarıdır. 2. 270 milyonu aşkın insanla dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi. 3. Endonezya, vatandaşlarının yaklaşık %90'ı Müslüman olarak tanımlanarak dünyadaki en büyük Müslüman nüfusa sahip. 4. Resmi dil Endonezyaca (Bahasa Endonezya), ancak ülke genelinde 700'den fazla bölgesel dil konuşuluyor. 5. Ülke, 3 feet çapında büyüyebilen dünyanın en büyük çiçeği olan Rafflesia arnoldii'ye ev sahipliği yapıyor. 6. Endonezya, yüksek sayıda endemik türe sahip 17 megadevrenli ülkeden biri olan önemli biyoçeşitliliğe sahiptir. 7. Dünyanın yaşayan en büyük kertenkele türü olan Komodo ejderhası Endonezya'ya özgüdür. 8. Endonezya, Hinduizm, Budizm, İslam ve yerli geleneklerden etkilenen zengin bir kültürel mirasa sahiptir. 9. Ülke, Pasifik Ateş Çemberi'ndeki konumundan dolayı depremler, tsunamiler ve volkanik patlamalar da dahil olmak üzere doğal afetlere meyilli. 10. Central Java'da yer alan Borobudur, dünyanın en büyük Budist tapınağı ve UNESCO Dünya Mirası. 11. Endonezya, en büyük ihracat metası olan palm yağı üreticisidir. 12. Endonezya ekonomisi, tarım, madencilik ve üretim gibi önemli sektörlerle Güneydoğu Asya'nın en büyük ekonomilerinden biri. 13. "wayang" olarak bilinen geleneksel Endonezya gölge kukla tiyatrosu UNESCO tarafından İnsanlığın Sözlü ve Somut Olmayan Mirasının Şaheseri olarak kabul ediliyor. 14. Bali adası, güzel plajları, canlı kültürü ve Hindu tapınaklarıyla tanınan dünyanın en popüler turistik yerlerden biridir. 15. Endonezya, 19 ülkeden ve Avrupa Birliği'nden hükümetler ve merkez bankası valileri için uluslararası bir forum olan G20 üyesidir. 16. Ülkenin Hint, Çin, Arap ve Avrupa kültürlerinin etkisiyle karmaşık bir geçmişe sahip olup 1945 yılında Hollanda'dan bağımsızlık kazanmıştır. 17. Endonezya, özellikle kahvesiyle ünlü olan Sumatra adası ile dünyanın en büyük ikinci kahve üreticisidir. 18. Ulusal slogan, ülkenin çok kültürlü ve çok ırklı toplumunu yansıtan "Çeşitlilikte Birlik" anlamına gelen "Bhinneka Tunggal Ika"dır. 19. Nesli tükenmekte olan bir tür olan orangutan, Endonezya'daki Borneo ve Sumatra yağmur ormanlarına özgüdür ve yaşam alanını korumak için koruma çalışmaları sürüyor.
    0 Kommentare 0 Anteile
  • DENİZİN ALTINDA 468 KABLO

    İnternet deyince genelde bir cok kişinin aklına Google, Facebook, İnstagram yada whatsapp gelir. Peki buradaki verilerin nerede tutulduğu sorusunun cevabı içinde bulut’ta yada sunucuda deriz.

    Aslında işin ironik tarafındaysa şu: bir e-posta gönderdiğimizde ya da bir web sitesine girdiğimizde diğerleriyle aramızdaki iletişim yukarılarda değil aşağılarda gerçekleşir. 2020 yılı başı itibariyle internetteki iletişimin %99’u denizlerin altına döşenmiş 468 tane kablo hattıyla sağlanıyor. Bunların bazılarının uzunlukları sadece 131 kilometre, bazılarının uzunluklarıysa 20.000 km. Yine de o kablolardan birini kesseniz koskoca bir kıtanın interneti gidebilir.

    2018’de böyle bir olay oldu. Trol avcılığı yapan bir balıkçı teknesi kabloyu yanlışlıkla koparınca 10 ülkenin interneti kesildi.
    Sadece 468 tane kablo toplamda 1.2 milyon km uzunluğunda ve bu kablolardan her yıl 200 civarında irili ufaklı problemle karşılaşılıyor. Bazen kablonun üstüne gemiler yanlışlıkla demir atıyor, bazen de depremler ya da su altı volkan patlamaları nedeniyle bu kablolar hasar görebiliyor. 2007’de deniz korsanları Tayland, Vietnam ve Hong Kong’u bağlayan bir kablonun 11 kilometrelik kısmını çalıp 100 tonluk hurda olarak satmışlar mesela.

    Bir de köpek balıkları var. Kanarya Adaları açıklarındaki bir kablonun üzerinde köpek balığı dişi bulmuşlar. Aslında bu olay köpek balıklarının 1 km derinliğe inebileceğinin farkına varılmasına sebep olmuş. Kabloların içinden geçen akım nedeniyle oluşan elektrik alanının onları çektiği, kendi avlarını bulma konusunda bu tür alanlardan etkilendikleri ortaya çıkmış. Kablocular da bu alanı yok edebilmek ve kablolarını koruyabilmek için yalıtım malzemelerini tekrar gözden geçirmek zorunda kaldılar.

    İnternet kablosu deyince bizim aklımıza evlerimizde kullandığımız en fazla bir parmak kalınlığındaki kablolar geliyor. Bu bir ethernet kablosu. Veriyi elektrikle iletiyor. Ucuz bir yöntem ama bu tür kablolarda sinyal kaybı çok olduğu için uzun mesafelerde tercih edilmiyor. Bir de kablosuz internet var. Bu yöntemde veriler radyo dalgalarıyla iletiliyor.

    Çok büyük miktarda veriyi, binlerce kilometre boyunca sinyal kaybı yaşamadan ve en önemlisi çok hızlı göndermek için fiber optik kablolar kullanılmakta. Aynı kablonun içine farklı açılarda ışık göndererek aynı anda farklı veriler taşınabiliyor. Yüzlerce terabitlik bilgi. işte bu saç teli inceliğindeki kabloların başına bir şey gelmesin diye etrafı jel, plastik, çelik, bakır, polikarbonat, aluminyum, polietilen gibi farklı malzemelerden oluşan 7 ayrı katmanla sarmalanıyor.

    Kablolar bu şekilde üretildikten sonra çok uzun oldukları için büyük makaralara sarılıyor. Bu makaralar da yaklaşık bir ayda onları denizlerin altına döşeyecek olan gemilere yükleniyor. Çünkü bunlar gerçekten de okyanus tabanına indiriliyor. Eğer taban yumuşaksa kablo bazı noktalarda binlerce metre suyun altındaki zemine gömülüyor. Eğer taban sertse dibe bırakılıyor. Tabi burada onun ne kadar gergin olması gerektiğiyle ilgili çok dikkatli hesaplamalar yapmak gerekiyor. Ayrıca bazı yerlerde mercan resifleri ya da gemi batıkları olduğundan oralarda kablonun dolanmaması için aylar öncesinden planlamalar yapılıyor.

    Suların altına kablo döşeme fikrini ilk kez uygulamaya geçiren kişi Samuel Morse. Telgraflarda kullanılan Mors alfabesine ismini veren kişi. İlk kez 1842’de New York’da denizin altına 3 km uzunluğunda bir kablo döşeyerek telgraf mesajının güvenli bir şekilde iletilebileceğini test etmiş. Bundan sadece 16 yıl sonra da binlerce kilometre uzunluğundaki ilk kablo Avrupa’yla Amerika kıtalarını birleştirmiş.

    1858’de Atlantik okyanusunu aşan ilk telgraf mesajı Amerika’ya ulaşmış. Mesajın gönderilmesi 17 saat 40 dakikada gerçekleşmiş çünkü bir kelimenin bile yazılıp ulaştırılması birkaç dakika sürüyormuş. Günümüzde saç telinden bile ince kablolardan her saniye trilyonlarca kelimelik bilgi gönderilebiliyor. Örneğin 2018’de döşenen son kablolardan biri olan 6605 km uzunluğundaki MAREA kablosundan saniyede 208 Terabit bilgi taşınabiliyor.

    Tüm dünyayı saran kablolama sistemi Türkiye’yi de dört farklı noktada kesiyor. Bunlardan birisi Hollanda’dan başlayarak Avustralya, Güney Kore gibi ülkeleri dolaşarak bizim ülkemize de uğrayan SeaMeWe-3 isimli ağ.

    Bunun dışında Ege Denizi üzerinden geze geze gelen MedNautilus Denizaltı sistemi de ülkemizin en önemli ağlarından birisi olarak gözüküyor. Bu ağ, Yunanistan, İtalya, İsrail, Kıbrıs gibi bölgelere de uğrayarak geniş bir ağ oluşturuyor. Ülkemize ulaşan diğer ağlar Turcyos-1(Mersin-Girne) ve Turcyos-2(Samandağ-Kıbrıs) isimli iki kardeş ağ.

    Girdiğiniz web siteleri ya da gönderilen e-postalar ya da izlediğiniz videoalar bulutlardan değil aşağılardan, okyanusların binlerce metre derinliklerinden geliyor.

    Kaynak: Mesut Taner/Bilim Kulübü
    DENİZİN ALTINDA 468 KABLO İnternet deyince genelde bir cok kişinin aklına Google, Facebook, İnstagram yada whatsapp gelir. Peki buradaki verilerin nerede tutulduğu sorusunun cevabı içinde bulut’ta yada sunucuda deriz. Aslında işin ironik tarafındaysa şu: bir e-posta gönderdiğimizde ya da bir web sitesine girdiğimizde diğerleriyle aramızdaki iletişim yukarılarda değil aşağılarda gerçekleşir. 2020 yılı başı itibariyle internetteki iletişimin %99’u denizlerin altına döşenmiş 468 tane kablo hattıyla sağlanıyor. Bunların bazılarının uzunlukları sadece 131 kilometre, bazılarının uzunluklarıysa 20.000 km. Yine de o kablolardan birini kesseniz koskoca bir kıtanın interneti gidebilir. 2018’de böyle bir olay oldu. Trol avcılığı yapan bir balıkçı teknesi kabloyu yanlışlıkla koparınca 10 ülkenin interneti kesildi. Sadece 468 tane kablo toplamda 1.2 milyon km uzunluğunda ve bu kablolardan her yıl 200 civarında irili ufaklı problemle karşılaşılıyor. Bazen kablonun üstüne gemiler yanlışlıkla demir atıyor, bazen de depremler ya da su altı volkan patlamaları nedeniyle bu kablolar hasar görebiliyor. 2007’de deniz korsanları Tayland, Vietnam ve Hong Kong’u bağlayan bir kablonun 11 kilometrelik kısmını çalıp 100 tonluk hurda olarak satmışlar mesela. Bir de köpek balıkları var. Kanarya Adaları açıklarındaki bir kablonun üzerinde köpek balığı dişi bulmuşlar. Aslında bu olay köpek balıklarının 1 km derinliğe inebileceğinin farkına varılmasına sebep olmuş. Kabloların içinden geçen akım nedeniyle oluşan elektrik alanının onları çektiği, kendi avlarını bulma konusunda bu tür alanlardan etkilendikleri ortaya çıkmış. Kablocular da bu alanı yok edebilmek ve kablolarını koruyabilmek için yalıtım malzemelerini tekrar gözden geçirmek zorunda kaldılar. İnternet kablosu deyince bizim aklımıza evlerimizde kullandığımız en fazla bir parmak kalınlığındaki kablolar geliyor. Bu bir ethernet kablosu. Veriyi elektrikle iletiyor. Ucuz bir yöntem ama bu tür kablolarda sinyal kaybı çok olduğu için uzun mesafelerde tercih edilmiyor. Bir de kablosuz internet var. Bu yöntemde veriler radyo dalgalarıyla iletiliyor. Çok büyük miktarda veriyi, binlerce kilometre boyunca sinyal kaybı yaşamadan ve en önemlisi çok hızlı göndermek için fiber optik kablolar kullanılmakta. Aynı kablonun içine farklı açılarda ışık göndererek aynı anda farklı veriler taşınabiliyor. Yüzlerce terabitlik bilgi. işte bu saç teli inceliğindeki kabloların başına bir şey gelmesin diye etrafı jel, plastik, çelik, bakır, polikarbonat, aluminyum, polietilen gibi farklı malzemelerden oluşan 7 ayrı katmanla sarmalanıyor. Kablolar bu şekilde üretildikten sonra çok uzun oldukları için büyük makaralara sarılıyor. Bu makaralar da yaklaşık bir ayda onları denizlerin altına döşeyecek olan gemilere yükleniyor. Çünkü bunlar gerçekten de okyanus tabanına indiriliyor. Eğer taban yumuşaksa kablo bazı noktalarda binlerce metre suyun altındaki zemine gömülüyor. Eğer taban sertse dibe bırakılıyor. Tabi burada onun ne kadar gergin olması gerektiğiyle ilgili çok dikkatli hesaplamalar yapmak gerekiyor. Ayrıca bazı yerlerde mercan resifleri ya da gemi batıkları olduğundan oralarda kablonun dolanmaması için aylar öncesinden planlamalar yapılıyor. Suların altına kablo döşeme fikrini ilk kez uygulamaya geçiren kişi Samuel Morse. Telgraflarda kullanılan Mors alfabesine ismini veren kişi. İlk kez 1842’de New York’da denizin altına 3 km uzunluğunda bir kablo döşeyerek telgraf mesajının güvenli bir şekilde iletilebileceğini test etmiş. Bundan sadece 16 yıl sonra da binlerce kilometre uzunluğundaki ilk kablo Avrupa’yla Amerika kıtalarını birleştirmiş. 1858’de Atlantik okyanusunu aşan ilk telgraf mesajı Amerika’ya ulaşmış. Mesajın gönderilmesi 17 saat 40 dakikada gerçekleşmiş çünkü bir kelimenin bile yazılıp ulaştırılması birkaç dakika sürüyormuş. Günümüzde saç telinden bile ince kablolardan her saniye trilyonlarca kelimelik bilgi gönderilebiliyor. Örneğin 2018’de döşenen son kablolardan biri olan 6605 km uzunluğundaki MAREA kablosundan saniyede 208 Terabit bilgi taşınabiliyor. Tüm dünyayı saran kablolama sistemi Türkiye’yi de dört farklı noktada kesiyor. Bunlardan birisi Hollanda’dan başlayarak Avustralya, Güney Kore gibi ülkeleri dolaşarak bizim ülkemize de uğrayan SeaMeWe-3 isimli ağ. Bunun dışında Ege Denizi üzerinden geze geze gelen MedNautilus Denizaltı sistemi de ülkemizin en önemli ağlarından birisi olarak gözüküyor. Bu ağ, Yunanistan, İtalya, İsrail, Kıbrıs gibi bölgelere de uğrayarak geniş bir ağ oluşturuyor. Ülkemize ulaşan diğer ağlar Turcyos-1(Mersin-Girne) ve Turcyos-2(Samandağ-Kıbrıs) isimli iki kardeş ağ. Girdiğiniz web siteleri ya da gönderilen e-postalar ya da izlediğiniz videoalar bulutlardan değil aşağılardan, okyanusların binlerce metre derinliklerinden geliyor. Kaynak: Mesut Taner/Bilim Kulübü
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Deprem zamanı Azerbaycan'ın başkenti Bakü'den arabasına yüklediği yardımlarla yola koyulan Server Beşirli, Yurt dışı Vefa Ödülleri'ne layık görüldü.

    Ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan takdim etti.
    Deprem zamanı Azerbaycan'ın başkenti Bakü'den arabasına yüklediği yardımlarla yola koyulan Server Beşirli, Yurt dışı Vefa Ödülleri'ne layık görüldü. Ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan takdim etti.
    0 Kommentare 0 Anteile
  • TAYVAN’DA DEPREM

    Tayvan'ın doğusunda son 25 yılın en güçlüsü olan 7,4 büyüklüğünde deprem.

    İlk depremden sonraki 20 dakika içinde Hualien şehrinin 11 kilometre kuzeydoğusunda 12,6 kilometre derinlikte 6,4 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntı daha kaydedildi.

    Çok sayıda bina çöktü. İlk tespitlere göre 98 kişi hayatını kaybetti.

    Tayvan ve Okinawa, Japonya ve Filipinler tsunami ikazında bulundu.

    Tayvan'da internet kesintileri bildirildi.
    🇹🇼 TAYVAN’DA DEPREM 🛑 Tayvan'ın doğusunda son 25 yılın en güçlüsü olan 7,4 büyüklüğünde deprem. 🛑 İlk depremden sonraki 20 dakika içinde Hualien şehrinin 11 kilometre kuzeydoğusunda 12,6 kilometre derinlikte 6,4 büyüklüğünde ikinci bir sarsıntı daha kaydedildi. 🛑 Çok sayıda bina çöktü. İlk tespitlere göre 98 kişi hayatını kaybetti. 🌊 Tayvan ve Okinawa, Japonya ve Filipinler tsunami ikazında bulundu. 🛑 Tayvan'da internet kesintileri bildirildi.
    0 Kommentare 0 Anteile
  • İTALYA'NIN 'PİSA KULESİ' VARSA, TÜRKİYE'NİN DE 'HARPUT ULU CAMİİ' VAR!

    Harput’ta eski Cami Kebir Mahallesi'nde 2000 metrekarelik bir alan üzerine kurulu olan Harput Ulu Camii'nin yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Ancak vergi kitabesinde 1156-1157 tarihlerinde Harput hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırıldığı kabul edilmektedir.

    Cami 1899, 1905, 1996 yıllarında restore edilmiştir. Harput Ulu Camiinin içi, iç avlu, son cemaat yeri ve iç cami olmak üzere üç kısımdan meydana gelmiştir. Dikdörtgen planlı duvarları moloz taştan, kubbe kemerleri ve minaresi ise tuğladan inşa edilen caminin iki kapısı vardır.

    Caminin minaresi eğri bir şeklide durmaktadır. Kimilerine göre; kalın gövdeli ve gittikçe daralarak inşa edilen bu minare bilinçli olarak eğri inşa edilmiştir, kimilerine göre ise bir deprem sonrasında minare eğri bir şekle dönüşmüştür.

    Caminin inşa kitâbesi yoktur. Avlunun kuzey kanadında, kemer ayağının üzerinde ve sivri kemer gözleri arasında duvardaki bir nişe gömülü on bir satırlık Arapça vergi kitâbesi ise yapıma ilişkin Artuklu Sultanı Kararslan bin Davud bin Sökmen bin Artuk tarafından 1156-1157 tarihlerinde yaptırıldığı bilgisini vermektedir.

    Çok eski bir yerleşim yeri olan Harput'ta, Kale, bir tarihi yapı ve türbeler vardır.

    Harput, doğup büyüdüğüm, şehrim Elazığ'ın bir mahallesi olup, şehir merkezine 3-4 km. mesafededir.

    O tarafa yolu düşenler, Harput'a gitmezse pişman olur sonradan...

    Mehmet Sabri ÖZKAL
    İTALYA'NIN 'PİSA KULESİ' VARSA, TÜRKİYE'NİN DE 'HARPUT ULU CAMİİ' VAR! Harput’ta eski Cami Kebir Mahallesi'nde 2000 metrekarelik bir alan üzerine kurulu olan Harput Ulu Camii'nin yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Ancak vergi kitabesinde 1156-1157 tarihlerinde Harput hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırıldığı kabul edilmektedir. Cami 1899, 1905, 1996 yıllarında restore edilmiştir. Harput Ulu Camiinin içi, iç avlu, son cemaat yeri ve iç cami olmak üzere üç kısımdan meydana gelmiştir. Dikdörtgen planlı duvarları moloz taştan, kubbe kemerleri ve minaresi ise tuğladan inşa edilen caminin iki kapısı vardır. Caminin minaresi eğri bir şeklide durmaktadır. Kimilerine göre; kalın gövdeli ve gittikçe daralarak inşa edilen bu minare bilinçli olarak eğri inşa edilmiştir, kimilerine göre ise bir deprem sonrasında minare eğri bir şekle dönüşmüştür. Caminin inşa kitâbesi yoktur. Avlunun kuzey kanadında, kemer ayağının üzerinde ve sivri kemer gözleri arasında duvardaki bir nişe gömülü on bir satırlık Arapça vergi kitâbesi ise yapıma ilişkin Artuklu Sultanı Kararslan bin Davud bin Sökmen bin Artuk tarafından 1156-1157 tarihlerinde yaptırıldığı bilgisini vermektedir. Çok eski bir yerleşim yeri olan Harput'ta, Kale, bir tarihi yapı ve türbeler vardır. Harput, doğup büyüdüğüm, şehrim Elazığ'ın bir mahallesi olup, şehir merkezine 3-4 km. mesafededir. O tarafa yolu düşenler, Harput'a gitmezse pişman olur sonradan... Mehmet Sabri ÖZKAL
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Denge Sütununun Amacı

    Ülkemizde bazı cami, konak ve medreselerde rastlanılan elle çevirilince dönen denge sütununun amacı depremin binaya verdiği hasarı görmek.

    Dönen taş denge sütunun dönmemesi durumu, yapının statik formunun ideal değerleri dışına çıktığına ve yapının görülen veya görülemeyen bir hasar aldığına işaret eder. Kısaca sütun dönmüyorsa yapının temel unsurları hasar görmüştür.

    Birçok fay hattı üzerinde bulunan Türkiye’de, depremin yaptığı etkileri görmek amacıyla tasarlanan bu sütun günümüz mimari yapıları ile kıyaslanamıyor bile…

    Öyle ki, 800 yıl önce yapılan bu yapılar, insan canının neredeyse hiçe sayıldığı, en ucuz malzemenin kullanıldığı, betonun ve demirin en kalitesiz halinin kullanıldığı son 100 yıldaki yapılardan çok daha ince düşünülmüş ve önem gösterilmiş durumda.

    Denge Sütununun Kullanıldığı Bazı Yerler:
    Kayseri Develi Ulu Camii,
    Amasya Beyazıt Camii,
    Sivas Divriği Ulucamii (depremden hasar almış durumda ve dönmüyor),
    Manisa Muradiye Camii,
    Kırşehir Cacabey Medresesi (depremden hasar almış durumda ve dönmüyor),
    Tokat Niksar Belediye Hizmet Binası,
    Diyarbakır Ulu Camii,
    Bursa Yeşil Camii,
    Edremit Eğilmez Camii,
    Bergama Ulu Camii,
    Bolu yıldırım Beyazıt Camii,
    Bir şunu diyen bir yazı '29.42 Bergama Ulu Cami veya Yıldırım Camii, Sultan Yıldırım Bayezid tarafından 1399 tarihinde yaptırılmış, İzmir'in Bergama ilçesinde bulunan tarihî cami.
    Denge Sütununun Amacı Ülkemizde bazı cami, konak ve medreselerde rastlanılan elle çevirilince dönen denge sütununun amacı depremin binaya verdiği hasarı görmek. Dönen taş denge sütunun dönmemesi durumu, yapının statik formunun ideal değerleri dışına çıktığına ve yapının görülen veya görülemeyen bir hasar aldığına işaret eder. Kısaca sütun dönmüyorsa yapının temel unsurları hasar görmüştür. Birçok fay hattı üzerinde bulunan Türkiye’de, depremin yaptığı etkileri görmek amacıyla tasarlanan bu sütun günümüz mimari yapıları ile kıyaslanamıyor bile… Öyle ki, 800 yıl önce yapılan bu yapılar, insan canının neredeyse hiçe sayıldığı, en ucuz malzemenin kullanıldığı, betonun ve demirin en kalitesiz halinin kullanıldığı son 100 yıldaki yapılardan çok daha ince düşünülmüş ve önem gösterilmiş durumda. Denge Sütununun Kullanıldığı Bazı Yerler: Kayseri Develi Ulu Camii, Amasya Beyazıt Camii, Sivas Divriği Ulucamii (depremden hasar almış durumda ve dönmüyor), Manisa Muradiye Camii, Kırşehir Cacabey Medresesi (depremden hasar almış durumda ve dönmüyor), Tokat Niksar Belediye Hizmet Binası, Diyarbakır Ulu Camii, Bursa Yeşil Camii, Edremit Eğilmez Camii, Bergama Ulu Camii, Bolu yıldırım Beyazıt Camii, Bir şunu diyen bir yazı '29.42 Bergama Ulu Cami veya Yıldırım Camii, Sultan Yıldırım Bayezid tarafından 1399 tarihinde yaptırılmış, İzmir'in Bergama ilçesinde bulunan tarihî cami.
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Sabah namazında eller depremde hayatını kaybedenler için semadaydı.

    Asrın Birlikteliği

    https://www.trthaber.com/foto-galeri/depremde-hayatini-kaybedenler-dualarla-anildi/62710.html
    Sabah namazında eller depremde hayatını kaybedenler için semadaydı. Asrın Birlikteliği https://www.trthaber.com/foto-galeri/depremde-hayatini-kaybedenler-dualarla-anildi/62710.html
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Milletimizin ve tüm İslam Alemi'nin Miraç Kandili Mübarek Olsun..

    Bu mübarek gece vesilesiyle deprem felaketinde yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.

    Rabbim ülkemizi tüm afetlerden, felaketlerden korusun İnşallah.

    #MiraçKandili
    🌹 Milletimizin ve tüm İslam Alemi'nin Miraç Kandili Mübarek Olsun..🤲 Bu mübarek gece vesilesiyle deprem felaketinde yaşamını yitiren vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Rabbim ülkemizi tüm afetlerden, felaketlerden korusun İnşallah. #MiraçKandili
    1
    0 Kommentare 0 Anteile
  • Mezarlıklarda sabahladılar...

    Depremde hayatını kaybedenlerin yakınları sevdiklerini mezarları başında andı.

    https://www.trthaber.com/foto-galeri/depremde-hayatini-kaybedenlerin-yakinlari-mezar-basinda-dua-etti/62711.html
    🇹🇷 Mezarlıklarda sabahladılar... Depremde hayatını kaybedenlerin yakınları sevdiklerini mezarları başında andı. https://www.trthaber.com/foto-galeri/depremde-hayatini-kaybedenlerin-yakinlari-mezar-basinda-dua-etti/62711.html
    0 Kommentare 0 Anteile
Suchergebnis