• Mübarek Miraç Kandili’nin ülkemize, milletimize, İslâm alemine ve dünyamıza sağlık, esenlik ve barış getirmesini, Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.

    Kandilimiz mübarek olsun…

    #MiraçKandili
    Mübarek Miraç Kandili’nin ülkemize, milletimize, İslâm alemine ve dünyamıza sağlık, esenlik ve barış getirmesini, Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Kandilimiz mübarek olsun… #MiraçKandili 🌙
    0 Comments 0 Shares
  • Read more
    📍 Şam Suriye 🕌 Emeviyye Cami Hayırlı Cumalar ✨ İslâm tarih ve mimarisinin en seçkin eserlerinden biri olan ve Şam-ı Şerifin kalbinde yer alan Emeviyye Cami göz alıcı güzelliği ve manevi atmosferiyle müminleri cem etmeye devam ediyor. 🤲🏻 Rabbim Suriye’nin huzur ve barış içerisinde güzel günlere kavuşmasını nasip eylesin. Türkiye-Suriye kardeşliğini daim eylesin. 🌹 #HayırlıCumalar
    0 Comments 0 Shares
  • Read more
    Fatih Sultan Mehmed'in Napoli'de vefat eden talihsiz Şehzadesi. Cem Sultan'ın dramı... Fatih Sultan Mehmed 1481'de vefat edince tahta büyük oğlu 2. Bayezid geçti. Küçük oğlu Şehzade Cem, ağabeyinin saltanatını kabul etmedi. Tahta geçmek için ağabeyi 2. Bayezid ile savaştı ama başarısız oldu ve tahta oturamayacağını anladı. Şehzade Cem, önce Memlüklülere sığındı. Daha sonra Rodos'a gitti. Maalesef Rodos'a gitmesiyle artık esaret hayatıda başlamış oldu. Fatih'in oğluna Rodos Şövalyeleri bir nevi esir muamelesi yaptılar. Rodos Şövalyeleri Papa'dan istedikleri parayı alınca ile zavallı Şehzade'yi İtalya'ya naklettiler. Cem Sultan 1489'da Roma'ya vardı. Şehrin dışında Papa'nın oğlu, kardinaller ve büyük bir kalabalık tarafından karşılandı. Halk, Fatih'in oğlunu görmek için yollara yığılmıştı. Büyük hükümdarlara yapılan bir törenle Şehzade Cem, Vatikan Sarayı'na girdi. O andan itibaren Roma, Avrupa siyasetinin merkezi haline geldi. Macaristan Kralı ve Memlük Sultanı, Şehzade'nin kendilerine verilmesi için Papa'ya baskı yapmaya başlamışlardı. Şehzade'yi Osmanlı'ya karşı koz olarak kullanmak düşüncesi herkeste vardı. Roma'ya varışının ertesi günü Şehzade Cem, Papa tarafından kabul edildi. Papa, Kardinaller, Roma'da bulunan bütün elçiler, Şehzade'yi ayakta karşıladı. Papa, büyük tacını ve tören elbisesini giymişti. Protokol görevlileri Şehzade'ye, imparatorların bile Papa'nın ayaklarını öptüğünü söyleyip, hiç olmazsa Papanın karşısında eğilmesini rica ettiler. Şehzade Cem, babasından başka kimsenin önünde eğilmemiş olduğunu, bundan sonra da eğilmeyeceğini söyledi. Israrlar karşısında ölümü tercih edeceğini söyleyince vazgeçmek zorunda kaldılar. Papa İnnocent, kendisini başıyla selamlayan Şehzade'yi kucaklayıp öptü. Bu, bir Papa'nın en büyük hükümdara karşı göstereceği en son iltifat derecesiydi. 3 gün, 3 gece Şehzade'nin şerefine şenlik ve ziyafet düzenlendi. Şehzade Cem sonuçta Vatikan Sarayı'nda esirdi ve huzursuzdu. Papa tarafından birçok defa davet edildi. Papa, Osmanlı'ya karşı yeni bir Haçlı seferi için Şehzade'yi elde etmek istiyordu. Bu düşüncesini Şehzade'ye açınca, Şehzade karşısına dikildi. İslâm'a asla ihanet etmeyeceğini, başına dünya tacını bile koysalar istemediğini, tek isteğinin Kahire’ye gidip ailesinin yanında ömrünü tamamlamak olduğunu söyledi. 1490'da Roma'ya gelen Sultan 2.Bayezid'in elçisi, Şehzade Cem'in 3 yıllık ödeneğini Papa'ya teslim etti. Elçi Şehzade tarafından da karşılandı. Şehzade'nin ayağını öpen elçi, Sultan Bayezid'in mektubunu ve hediyelerini verdi. Şehzade iyi kalpliliğinden Roma'da gezintiye çıktığı zaman, yollarda gördüğü fakirlere büyük sadakalar dağıtıyordu. Roma halkı arasında, Şehzade'nin Hristiyan olduğuna dair dedikodular çıktı. Papa bu dedikodulara inandı. Bir gün Şehzade Cem'i açıkça Hristiyan olmaya davet etti. Şehzade bunu bir hakaret saydı ve ayağa kalkıp konuşmaya son verdi. Papa, Şehzade'nin son derece kızdığını görünce, geri adım atıp Şehzade Cem'i sakinleştirici sözler söyledi. Bu arada Fransa Kralı Charles, Şehzade Cem'i alabilmek için Papa'ya büyük baskı yapıyordu. En sonunda yeni Papa Alessandro Borgia, Fransa Kralı'nın baskılarına dayanamadı ve Şehzade'yi teslim etti. Şehzade Cem, artık Fransa Kralı'nın esiriydi. Fransa Kralı, Şehzade Cem'i yanına alıp Napoli'ye doğru yola çıktı. Fakat yolda Şehzade Cem rahatsızlandı ve öleceğini anladı. 25 Şubat 1495'te, Fatih Sultan Mehmed Han'ın küçük oğlu Şehzade Cem, Napoli'de vefat etti. Papa tarafından yavaş etkileyen bir terkiple zehirlendikten sonra Fransa Kralı'na teslim edildiği ve bu sebeple öldüğü muhakkaktır. Şehzade Cem'in Avrupa'daki esareti, Osmanlı'nın rahat hareket etmesini engelledi. Avrupa devletleri tarafından Osmanlı'ya bir koz olarak düşünüldü. 2. Bayezid'in eli kolu bir nevi bağlandı kardeşinin esareti sebebiyle. Şehzade Cem, ağabeyi 2. Bayezid'e duygu yüklü mektuplar yazmış ve tahtta hakkı olduğunu söylemişti. Buna karşın 2. Bayezid'de tahtın kendisine kısmet olduğunu ve artık buna rıza göstermesi gerektiğini ifade eden karşı mektuplar yazdı. Vefat ettiğinde henüz 35 yaşındaydı. Son 12 senesini Avrupa'da geçirmiş, ordan oraya savrulmuş, vatanına ve ezan seslerine hasret kalmıştı. Naaşı bir müddet sonra Bursa'ya getirildi ve atalarının yanına defnedildi. Sonuçta o bir Osmanlı Şehzadesiydi ve her Şehzade gibi Padişah olmak üzere yetiştirilmişti. Fatih'in talihsiz Şehzadesi Sultan Cem'i rahmetle anıyorum..
    0 Comments 0 Shares
  • Read more
    Fotoğraf : İstanbul-Şam Yolcu Otobüsü ——— Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz: Gelmişiz dünyâya milliyyet nedir öğretmişiz! Kapkaranlıkken bütün âfâkı insâniyyetin, Nûr olup fışkırmışız tâ sînesinden zulmetin; Yarmışız edvâr-ı fetretten kalan yeldâları; Fikr-i ferdâ doğmadan yağdırmışız ferdâları! Öyle ferdâlar ki: Kaldırmış serâpâ âlemi; Dîdeler bir câvidânî fecrin olmuş mahremi. Yirmi beş yıl, yirmi beş bin yıl kadar feyyâz imiş! Bak ne ânî bir tekâmül! Bak ki: Hâlâ mündehiş Yâd-ı fevka’l-i’tiyâdından onun târîhler; Görmemiş benzer o müdhiş seyre, hem görmez beşer. Bir taraftan dînimiz, ahlâkımız, irfânımız; Bir taraftan seyfe makrun adlimiz, ihsânımız; Yükselip akvâmı almış fevc fevc âgûşuna; Hepsi dalmış vahdetin âheng-i cûşâcûşuna. Emr-i bi’l-ma’rûf imiş ihvân-ı İslâm’ın işi; Nehy edermiş, bir fenalık görse, kardeş kardeşi. Kimse haksızlıktan etmezmiş tegâfül ihtiyâr ; Ferde râci’ sadmeden efrâd olurmuş lerzedâr . Bir, neyiz? Seyreyle artık; bir de fikr et, neymişiz? Din de kürkün aynı olmuş: Ters çevirmiş giymişiz! * Nehy-i ma’rûf emr-i münkerdir gezen meydanda bak! En metîn ahlâkımız, yâhud, görüp aldırmamak! Yıktı bin mel’un kalem nâmûsu, bizler uymadık; “Susmak evlâdır” deyip sustuk... Sanırsın duymadık! Kustu, bin murdar ağız Şer’in bütün ahkâmına; Âh! Bir ses bâri yükselseydi nefret nâmına! Altı yüz bin can gider; milyonla îmân eksilir; Kimseler görmez! Gören sersem de Allah’tan bilir! ….. | Mehmet Akif Ersoy
    0 Comments 0 Shares
  • Read more
    " İSLÂM mevcut İnsan Bakîyesinden Memnun Değil, Kendisine Yeni Bir İnsan Bakiyesi Devşiriyor ! #İslâmBatıdanDoğuyor #freepalestine #gazzedekatliamvar Susmayın Haykırın❗️ #getoutofrafah🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇦🇪🇦🇪🇦🇪
    Video Player is loading.
    Current Time 0:00
    Duration 0:00
    Loaded: 0%
    Stream Type LIVE
    Remaining Time 0:00
     
    1x
      • Chapters
      • descriptions off, selected
      • captions and subtitles off, selected
        1
        0 Comments 0 Shares 10
      • Read more
        HZ İSA'NIN URFADAKİ KUTSAL MENDİLİ Hz. İsa, Edessa kralı V. Abgar Ukkama’ya gönderdiği mektupta şöyle demiştir: “Ne mutlu sana Abgar ve Edessa adındaki kentine! Ne mutlu, beni görmeden bana inanmış olan sana! Çünkü sana devamlı sağlık bahşedilecektir. Senin yanına gelmem hususunda bana yazdıklarına gelince, bilesin ki, görevlendirilmiş olduğum herşeyi burada tamamlamak ve bu işi bitirdikten sonra beni göndermiş olana, Baba’ya dönmem gereklidir. Sana ızdıraplarını (hastalıklarını) iyileştirmek, sana ve seninle beraber olanlara ebedi yaşam ve barış bahşetmek, ayrıca senin kentine dünyanın sonuna kadar düşmanlar tarafından boyun eğdirilmemeyi sağlamak üzere havarilerimden birisini, Thomas da denilen Adday’ı göndereceğim. Amin. Efendimiz İsa’nın mektubu.” Edessa kralı V. Abgar, Hz. İsa’nın yüzü görünen kutsal mendili (Hagion Mandylion) yüzüne sürerek sağlığına kavuşmuş ve daha sonra bu mendili bir tahtaya gerdirerek, kentin giriş kapısında bir niş içine koydurmuştur. Bu kutsal mendil, yüzyıllarca Hıristiyan sanatında, Ortaçağ’ın Bizans-İslâm ilişkilerinde önemli ve büyük bir rol oynamıştır. Ayrıca bu mektubun nüshaları çoğaltılarak muska şeklinde Urfa’ya gelen ziyaretçilere verilmiştir. Kutsal sayılan mendil, uzun süre saklanır. İslam dini yöreye egemen olunca, kutsal mendil müslümanların eline geçer. Bizanslılarla yapılan bir savaşta, Müslümanların bir kısmı esir düşer. Bizanslılar, esirlerin geri verilmesi için kutsal mendilin kendilerine teslim edilmesini şart koşarlar. Sonunda kutsal mendil verilir ve esirler de geri alınır. Mendilin düşürüldüğü kuyu, Hıristiyanlarca kutsal sayılır. Mendilin düşürüldüğü günün her yıldönümünde, geceden oraya gidilir, adaklar adanır, törenler yapılır. Kuyu başına yalın ayak gitme gereğine inanılır. Bu yıldönümü, inanışa göre Paskalya Yortusu’nun 20. günüdür. Efsaneye göre, günümüzde İbrahim Peygamber’i ateşe fırlatan mancınıklar olarak bilinen sütunlar, aslında bu kuyu ve mendilin anısına dikilmiş anıtlardır. Birinin altına bitmeyen altın, diğerinin altına ise bitmeyen su hazinesi yerleştirilmiştir. Biri yıkılırsa Urfa suya, diğeri yıkılırsa altına boğulacaktır.
        0 Comments 0 Shares
      • Read more
        ☪️ Selam News 🇹🇷 Tüm İslâm âleminin ve Müslümanların duaları kabul olması dileğiyle 🤲🏻 Kadir Gecesi Mûbarek olsun..🌙 #Islamic #Muslim #Muslims #HayırlıKandiller #KadirGecesi
        0 Comments 0 Shares
      • Read more
        ☪️ Selam News 🇹🇷 Tüm İslâm âleminin ve Müslümanların duaları kabul olması dileğiyle 🤲🏻 Kadir Gecesi Mûbarek olsun..🌙 #Islamic #Muslim #Muslims #HayırlıKandiller #KadirGecesi
        0 Comments 0 Shares
      • Read more
        🌍 🌐 Selam News olarak tüm İslâm âlemin ve Müslümanların duaları kabul olması dileğiyle Kadir Gecesi Mûbarek olsun..🌙 🇹🇷 İstanbul Türkiye 🇹🇷 #istanbul #Turkey #world #Islamic #Muslim #Muslims #HayırlıKandiller #KadirGecesi
        0 Comments 0 Shares
      • DAVAMIZ;
        "Bizim nihâi gayemiz, İlâyı Kelimetullah için Nizâm-ı Alem davasıdır.''
        Cumhurbaşkanı Erdoğan : "Şahsım dahil hiç kimse davamızdan daha büyük değildir."
        Bizim ideolojimiz, Türkiye, İslâm, Ezan, Bayrak ve ümmettir.
        DAVAMIZ; "Bizim nihâi gayemiz, İlâyı Kelimetullah için Nizâm-ı Alem davasıdır.'' Cumhurbaşkanı Erdoğan : "Şahsım dahil hiç kimse davamızdan daha büyük değildir." Bizim ideolojimiz, Türkiye, İslâm, Ezan, Bayrak ve ümmettir.
        0 Comments 0 Shares
      More Results